PARLAR: 512 BİN ÇOCUK NEREDE?

Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili A. Adayı Dr. Hasan Ramiz Parlar, 280 bini hiç kayıt olmamış ve 232 bin 152’si okulu terk eden toplam 512 bin çocuğun nerede olduğunu kimsenin bilmediğini belirterek, “Eğitim anayasal haktır. Hiçbir çocuğumuz eğitim sistemi dışında bırakılamaz” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili A. Adayı Dr. Hasan Ramiz Parlar, yazılı açıklamasında ekonomide yaşanan derin kriz nedeniyle çocukların okulu terk etAnamek zorunda bırakıldığına dikkat çekti. Yoksulluktan en çok çocukların etkilendiğine işaret eden Parlar, “Okulda olması gereken erkek çocuklarının yüzde 22.9’u, kızların yüzde 9.5’i çalışıyor. TÜİK verilerine göre; her 100 erkek çocuğundan 7,4’ü, her 100 kız çocuğundan 11,2’sini oluşturan 346 bin 135 çocuk ne eğitimde, ne de istihdamda yer almıyor. Türkiye’de 22 milyon 738 bin çocuktan yüzde 33,7’si yani 7 milyon 662 bin 807 çocuk, yoksulluk çekiyor.” dedi.

512 BİN ÇOCUK NEREDE?

280 bini kayıt dışı yani okula hiç kayıt olmamış ve 232 bin 152’si okulu terk eden toplam 512 bin çocuğun nerede olduğunu soran CHP’li Parlar, şunları dile getirdi: “Çocuklarımız niteliksiz eğitim sisteminden zarar görüyor. Paralı eğitimden ve kötü sınav sisteminden muzdarip oluyor. Dünya sıralamasında hızla geriliyor. Öğrenciler, yozlaşmış eğitim sisteminin ve işsizliğin birer kurbanı haline getiriliyor. Çocuklarımızı belirsizliğe ve niteliksizliğe terk eden eğitim anlayışının en temel sorunu, çocuk ve öğretmen merkezli olmamasıdır. Keyfi biçimde değişen eğitim politikaları tam gün, parasız ve nitelikli eğitimi neredeyse imkansız kılmıştır. Bugün 512 bin çocuğumuzun okulda olmaması bunun en net göstergesidir.

EĞİTİM ANAYASAL BİR HAKTIR

“Bir yıl sonrasını düşünüyorsan pirinç ek, on yıl sonrasını düşünüyorsan meyve fidanı dik, yüzyıl sonrasını düşünüyorsan insan eğit.” sözleriyle eğitimin önemine vurgu yapan Parlar, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin hedefi, anayasal bir hak olan çağdaş, nitelikli ve parasız bir eğitimi okul öncesinden üniversiteye kadar sağlamaktır.  Ancak böyle bir eğitim modeliyle katma değeri yüksek üretimin artması ve vasıflı iş gücünün yetiştirilmesi mümkündür. Bilimsel ve sorgulayıcı eğitim, ülkemizin demokrasisinin ve kalkınmasının temel koşuludur” ifadelerini kullandı.