Uzmanı uyardı: Yüz felci riskine karşı soğuk havalarda yüzünüzü koruyun
SAĞLIKBAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ADANA DR. TURGUT NOYAN UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KULAK BURUN BOĞAZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI'NDAN PROF. DR. ALPER NABİ ERKAN
Soğuk havalarda yüzü korumanın çok önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Alper Nabi Erkan, "Özellikle klima karşısında uzun süre oturmamak, yüzü doğrudan soğuk havaya maruz bırakmamak gerekir. Ayrıca grip ve solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak da yüz felci riskini azaltır" dedi.
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Alper Nabi Erkan yaptığı açıklamada yüzün bir tarafındaki kasların çalışmaması sonucu ortaya çıkan asimetri durumunun "yüz felci" olarak tanımlandığını belirterek, hastalığın hem santral hem de periferik nedenlerle ortaya çıkabileceğini ifade etti. Erkan, "Santral nedenlerde genellikle yüzün alt kısmında kas fonksiyon bozukluğu görülürken, periferik tipte hastalar yüz kaslarını hareket ettiremedikleri için yüzün bir tarafında belirgin bir eğrilik oluşur. Bunun yanında tat alma bozuklukları, gözyaşı akıntısı, tükürük salgısında değişiklikler ve kulak arkasında ağrı gibi şikayetler de tabloya eşlik edebilir" diye konuştu.
"Sistemik hastalıkları olan bireylerin daha dikkatli olmaları gerekir"
Hastaların sabah kalktıklarında aynada yüzlerinin bir tarafında asimetri fark ettiğine vurgu yapan Prof. Dr. Erkan, "Yemek yerken suyun dışarı akması, konuşmada zorluk veya yüz kaslarında güçsüzlük gibi belirtilerle başvururlar. Yüz felcin en sık nedeni ’İdiyopatik Bell Paralizisi’ yani nedeni belli olmayan viral enfeksiyonlardır. Olguların yaklaşık üçte ikisinde de sebep bilinmiyor. Bunun dışında kulak veya tükürük bezi tümörleri, otoimmün hastalıklar, nörolojik rahatsızlıklar, travmalar ve cerrahi müdahaleler sırasında sinir zedelenmeleri de yüz felcine yol açabiliyor. Bazı hastalarda ise doğuştan gelen genetik nedenler etkili olabiliyor. Şeker hastalığı, damar tıkanıklıkları ve viral enfeksiyonlar yüz felcine yatkınlığı artırabilir. Özellikle yüz sinirini besleyen damarlarda tıkanıklık gelişmesi, felç riskini yükseltir. Bu nedenle sistemik hastalıkları olan bireylerin daha dikkatli olmaları gerekir" ifadelerini kullandı.
"Erken dönemde ilaç tedavileri büyük önem taşır"
Tedavideki temel hedefin iyileşmeyi hızlandırmak ve kalıcı sekelleri en aza indirmek olduğunu belirten Erkan, "Hastanın genel durumu göz önünde bulundurularak kişiye özel tedavi planları oluşturuyoruz. Erken dönemde ilaç tedavileri büyük önem taşır. Ancak bazı durumlarda cerrahi müdahaleler de gerekebilir. Uzun süreli yüz felçlerinde, fasiyal plastik cerrahi yöntemlerle hastanın yüz görünümünü normale yakın hale getirmeye çalışıyoruz. Ayrıca fizik tedavi ve rehabilitasyon da tedavi sürecinde önemli bir yer tutuyor. Masaj, egzersiz ve sakız çiğneme gibi uygulamalar iyileşmeyi hızlandırır. Ameliyat olsun ya da olmasın, tüm hastalarımıza fizik tedavi desteğini mutlaka öneriyoruz" şeklinde konuştu.
"Yüzü doğrudan soğuğa maruz bırakmamak gerekir"
Yüz felcinden korunmak için alınabilecek önlemler hakkında da bilgi veren Erkan, "Soğuk havalarda yüzü korumak çok önemli. Özellikle klima karşısında uzun süre oturmamak, yüzü doğrudan soğuk havaya maruz bırakmamak gerekir. Ayrıca grip ve solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak da yüz felci riskini azaltır. İdiyopatik yüz felci vakalarının yüzde 90’ı kendiliğinden iyileşebilir. Ancak ilaç tedavisiyle bu süreci hızlandırıyor ve tam iyileşme oranını artırıyoruz. Kalıcı durumlarda ise cerrahi ve estetik uygulamalarla hastalarımızın yaşam kalitesini yükseltmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak her yıl düzenledikleri ’Başkent Kulak Burun Boğaz Günleri’nin bu yıl 21’incisini gerçekleştirdiklerini anlatan Erkan, "Bu yılki toplantının ana teması ’Fasiyal Paralizi ve Rekonstrüksiyon Yöntemleri’ oldu. Yüz felci geçiren ve kalıcı sekel kalan hastalarda uygulanan cerrahi yöntemleri ele alacağız. Ayrıca canlı cerrahi uygulamalarıyla meslektaşlarımızla deneyimlerimizi paylaşacağız. Tüm hekimlerimizi bu bilimsel etkinliğe davet ediyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.
İlginizi Çekebilir