O KOOPERATİFTE SESSİZ KRİZ Mİ YAŞANIYOR!!!

Küçük yerleşimlerde her kurumun işleyişi, toplumsal huzurun doğrudan bir parçasıdır.

Kooperatifler ise sadece ekonomik değil, sosyal dayanışmanın da temelidir. Ancak son günlerde bir ilçede yaşanan olaylar, bu güven ortamını zedeleyebilecek nitelikte.
İddialar çarpıcı, sorular ise cevapsız:
Yayladağı ilçesinde faaliyet gösteren bir esnaf kefalet kooperatifinde, yönetim kurulu üyeliğinden bir istifa yaşanıyor. Buraya kadar her şey normal. Ancak sonrası oldukça karışık...

VARAN 1: YÖNETMELİĞE RAĞMEN “2. YEDEK” ATANDI!

İstifa eden üyenin yerine, yönetmeliğe göre yedek üyelerden sıradaki kişi—yani 1. sıra yedek—yönetime alınmalı. Ancak bu açık hükme rağmen, sürecin sessiz sedasız yürütüldüğü ve 2. yedek üyenin göreve getirildiği iddia ediliyor. Kooperatifler Kanunu ve ilgili yönetmelikler bu konuda net: "Yönetim kurulundan boşalan üyeliklere, sırasıyla yedek üyeler çağrılır." Yani 1. sırada kim varsa, öncelik onundur. Sıralama rastgele değil, seçimle belirlenir ve hukuki bağlayıcılığı vardır. Ancak burada ilginç bir tablo karşımıza çıkıyor. 1. sıra yedek üye olan Yayladağı Sebenoba Mahallesi Muhtarı Cuma Kaya iddiaya göre durumdan haberdar bile edilmeden sürecin dışında bırakılıyor. Yerine, 2. sıradaki bir kişi göreve alınıyor.

CUMA KAYA: “HAKKIMI YEDİRMEM!”

Köyün muhtarı ve aynı zamanda kooperatifin 1. yedek üyesi olan Cuma Kaya bu duruma büyük tepki gösteriyor. Açıklamaları sert ve net: “Beni bilgilendirmeden 2. yedeği yönetime alıyorlar. Bu usulsüzdür! 2 yıl geçmiş istifanın üzerinden. Hâlâ 1. sırada ben varken, ilkokul mezunu olmamı bahane edip beni dışlıyorlar. Oysa şu an başkan yardımcısı da ilkokul mezunu!” Kaya’nın bu sözleri aslında sadece bir bireysel hak arayışı değil, kooperatifin adil yönetilmediğine dair önemli bir sinyal. Çünkü eğitim seviyesi, göreve engel teşkil edecek bir kriter değilse, bu gerekçeyle birinin engellenmesi ciddi bir eşitsizlik örneği olur.

VARAN 2: MÜFETTİŞ GELİYOR, YARGI DEVREYE GİRİYOR MU?

İddialar bununla da sınırlı değil. Usulsüzlük iddiası sadece atama ile sınırlı kalmamış. Kooperatif başkanı ve bazı yönetim kurulu üyeleri hakkında, Bakanlık müfettişleri tarafından inceleme başlatıldığı öne sürülüyor. Hatta bu kişilerin, yaptıkları işlemler nedeniyle yargıya sevk edilebileceği konuşuluyor.
Yani mesele artık sadece bir koltuk kavgası değil. Kurumsal işleyişin şeffaf ve hukuka uygun olup olmadığı da sorgulanıyor.

NEVZAT GONCA NE DİYOR?

İddiaların hedefindeki isimlerden biri de kooperatif başkanı Nevzat Gonca. Cuma Kaya’nın açıklamalarına göre Gonca, bu süreçle ilgili olarak Kaya’ya “Hakkını arayabilirsin, mahkemeye de verebilirsin” demiş. Bu söz, bir anlamda durumu kabullenme ya da savunmaya geçmeme hali olarak yorumlanabilir. Ancak kamuoyunun ve üyelerin beklentisi, “mahkemeye gidebilirsin” demek değil, süreci şeffaf ve adil şekilde yürütmek olmalıydı.

LİSTELER ÖNCEDEN HAZIRLANDI: HUKUK NE DİYOR?

Cuma Kaya’nın altını çizdiği bir diğer önemli nokta da, seçim öncesinde hazırlanan yedek listesinde "bir üye istifa ederse sıradaki Cuma Kaya yönetime girecek" yönünde yapılan açıklamalar. Bu, yalnızca teamül değil, aynı zamanda yasal bir zorunluluk. Kooperatiflerin seçimle belirlenen listeleri sadece öneri niteliğinde değil; hukuki bağlayıcılığı olan resmi belgelerdir. Bu listelerle oynanması, üyelerin seçme ve seçilme hakkına doğrudan müdahaledir.

Şimdi kamuoyunun ve kooperatif üyelerinin merakla beklediği soru şu:
Bu hukuksuzluk cezasız mı kalacak?
Yönetmelikler açık, iddialar ciddi ve mağduriyet yüksek sesle dile getiriliyor. Bakanlığın ve yargının atacağı adımlar, sadece bu olaya değil, benzer durumların önüne geçilmesi açısından da kritik önemde.
Cuma Kaya mahkemeye başvurursa, bu dava sadece bir koltuk meselesi değil, küçük yerleşimlerdeki "güç, çevre ve çıkar" ilişkilerinin hukuka karşı nasıl sınandığının da örneği olabilir.
Kooperatifler; üyelerinin güveniyle ayakta kalır. Güven ise şeffaflıkla, hakkaniyetle ve yasalara sadakatle sağlanır.
Bu yaşananlar bir "küçük yerin büyük skandalı" gibi gözükebilir. Ancak gerçekte çok daha büyük bir soruna işaret ediyor: Gücü elinde bulunduranların, kuralları kendi lehine esnettiği bir yapı, eninde sonunda herkes için tehlikeli olur.

Kalın SAĞ'lıcakla...