HATAY'LI SİYASETÇİLER SUYA SABUNA DOKUNUN BİRAZ

Bu yıl Klavuzlu Barajından Hatay’a verilen su berrak, buz gibi, içindeki alabalığın hareketlerini inceleyebilecek kadar temiz. Ancak birkaç yıl önce İSDEMİR A.Ş.’nin girişimiyle Arslantaş Barajından alınan suyun İskenderun’daki su sıkıntısı nedeniyle bir hatta İskenderun’a verilmişti.

Kahramanmaraş’ta bir Aksu Çayı var ki, organize sanayi fabrikaları bu suyun çevresinde sıralanmışlardır. Bu fabrikaların büyük bir kısmı tekstil fabrikası olduğundan pamuğun dokunup işlenmesi öncesi boyanması neticesi ortaya bolca atık su çıkartmaktadır.

Hateks Tekstilin atıkları Karasu Kanalında öylesine berbat bir görüntü oluşturuyor ki, bu sadece bir fabrikanın atığıdır. Buradaki onlarca fabrikanın atıkları öyle berbat kokulu ve siyanür içerikli bir sudur ki önceki yıllarda köprüden balık sürüleri izlenebilirken bu dönemde akarsuda hiçbir canlı yaşamamaktadır. Bu su SIR Barajının Ceyhan’dan daha az beslendiği bu dönemde suyunu tamamen siyah renge boyamıştır.

Ceyhan suyu önünde 8-10 tane baraj yapılmıştır. Klavuzlu Barajı üzerinde herhangi bir sanayi tesisi olmadığı için tertemiz olduğu halde SIR Barajından itibaren insanlar maalesef bu siyanürlü suya mahkum edilmiştir. Bu su SIR sonrası Berke’ye, sonrasında ise Arslantaş Barajına akar, Kadirli-Osmaniye çevresindeki toprakları sulayarak fazlası Ceyhan ilçesi civarında denize dökülür. Tekstil sanayiinde kullanılan boyar maddelerin yüzde doksanından fazlası maalesef siyanür katkılı maddelerdir ki, su içerisinde belirli bir yoğunluğun üzerine çıkıldığında su içilmez hale getirir.

Kahramanmaraş’ta önceki yıllarda bu çevre faciasına karşı bir-iki nadir ceza işlemi dışında şu sıralar kimse aklının ucundan bile dokunmayı geçirememektedir. Çünkü bu ilde siyaset-yönetim vb işler belirli birkaç ailenin uhdesindedir. Bunlara karşı gelen valinin bile buradaki hizmeti sınırlı olmaktadır. İstediğimiz iki ili karşı karşıya getirmek değil, bu probleme bir çözüm getirilmesidir. Hatay valisi gelirken aracını Maraş girişinde durdurup şöyle bir gözleriyle görebilir. Bu suyun basit bir harcamayla Tahtaköprü Barajına akıtılması bile düşünülebilir.

En azından topraklarımız biraz kirlense de insanımız sağlam kalır. Gerçi o topraktan beslenen insanın da sağlam kalması mümkün değildir. Hatay’ın siyasetçisi biraz suya sabuna dokunup bu berbat suyun kardeşlerimize sağlam ulaşmasını temin etmeliler.

Kalın SAĞ'lıcakla...