SÖYLENEN SÖZLER GÜZEL VE FAYDALI OLMALI
İnsan, düşünen ve konuşan bir varlıktır, duygu ve düşüncelerini, istek ve arzularını, dilek ve temennilerini çoğu kez konuşarak sözle ifade eder. Ancak insan, sözlerinde çoğu kez, bilerek veya bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek hataya, ve yanlışa düşer, günaha girer. Bu nedenle insan konuştuğu sözlere dikkat etmeli. Çünkü, söylenen her söz konuşan kimsenin lehine veya aleyhine olarak kendisine mutlaka geri döner. Buna bir misal verecek olursak; Bir insan karşılaştığı bir arkadaşına “Selâmün aleyküm” (Allahın selamı ve esenleği senin üzerine olsun) sözüyle selam verecek olsa, arkadaşı da ona “Aleykümüsselam” diyerek selamını aynı güzellikte iade eder. İşte bu güzel bir sözdür. Söylenen söz söyleyene tekrar güzel bir sözle geri dönmüştür. Peygamberimizin: “Her güzel söz bir sadakadır” müjdesi gereğince bu güzel sözlerden dolayı bu iki şahıs ayrıca Cenâbı Allah’tan birer sadaka sevabı kazanırlar. Bu da kendilerine Allah’ın rahmeti ve mükafatı olarak geri döner!.. Bir de bunun tersini düşünelim.Eğer bir kimse karşısındaki birine her hangi bir nedenle küfredecek olsa, veya hakaret edecek olsa o da aynı veya benzeri bir küfürle veya hakaretle o sözü mutlaka ona geri iade eder. İş bununla da kalmaz. Bu iki kişi arasında bir kinleşme veya hoşnutsuzluk oluşur. Bununla da kalmaz. Küfreden, Allah’ın haram kıldığı ve günah saydığı bir fiili işlediği için günah kazanır. Ayrıca karşısındaki de eğer kendisine küfürle cevap vermişse onu da günaha teşvik ettiği için bir de oradan günah kazanır. Ayrıca karşıdaki kişi de ona küfürle cevap verdiği için o da günah kazanır. Bu ikinci ne kötü değil mi?.Peygamberimiz bir gün ashabıyla otururlarken şöyle buyurdu:“ Ana-babanızaküfretmeyiniz!. Ana-babanıza küfretmeyiniz!. Ana-babanıza küfretmeyiniz!.” Sahabelerden biri sordu; “Ey Allah’ın Rasûlü! İnsan, hiç ana babasına küfreder mi? Peygamberimiz şöyle buyurdu: “Sizden biriniz bir başkasının ana-babasına küfreder.. O da o kişinin ana-babasına küfreder. İşte o zaman siz kendi ana-babanıza küfretmiş olursunuz.” Biliniz ki, bütün kötülüklerin ve kötü konuşmaların karşılığı yarın kıyamet günü insanın karşısına günah ve ceza olarak geri döner ve cehennem azabına müstehâk olur. Çünkü Allah Kur’anda şöyle buyurur: “Kim zerre miktarı iyilik yaparsa mükafatını görecektir. Kim zerre miktarı kötülük yaparsa cezasını görecektir.”(Zilzâl-7,8)
Bu dünyada, söylediği sözler sebebiyle öyle kalb kıranlar, öyle fitne çıkaranlar ve öyle günah işleyenler var ki, onlar bu sözlerinin karşılığı olan cezayı bu dünyada görmeseler dahi âhirette mutlaka göreceklerdir. Çünkü her kötü söz bir kötülüktür, kul hakkına tecavüzdür ve büyük günahtır. Onun için insan, ne konuştuğuna bakmalı.. Yani ağzından çıkanı kulağı duymalı. Konuşurken daima ölçülü ve dikkatli olmalı. Söylenen sözler kırıcı, tahrik ve tahkir edici değil, faydalı, güzel ve tebşîr edici olmalı. ahlaka, edep ve âdâba uygun olmalı.. Uyarıcı sözler dahi güzel olmalı!..
İnsanın kalbi bir söz hazinesidir. Kalblerde öyle kötü ve zararlı sözler vardır ki; bunlar zehirli birer ok gibidir, muhatabını mutlaka öldürür veya yaralar, sahibini de zâlim ve günahkar yapar ve cehennem ateşine sürükler. İşte insan, kötü ve çirkin sözleri söylemekten şiddetle kaçınmalıdır. Kalblerde; öyle de iyi ve güzel sözler var ki; onlar bal gibi tatlı, zemzem gibi şifalı, mis gibi güzel kokuludur. İşte insan, bu sözleri bulup konuşmalı. Eğer insan böyle yaparsa hem insanlar nezdinde hem de Allah katında değerli ve faziletli olur. Âhretteki mükafatı da güzel ve tatlı olur.
Cemiyete baktığınızda; bazı insanlar görürsünüz; kendilerini ilgilendirsin ilgilendirmesin her konuda devamlı konuşurlar. Konuşurken de çoğu kez yalan konuşurlar, yanlış konuşurlar. Gıybet ederler, dedikodu yaparlar, müstehcen konuşurlar, hayasız konuşurlar, küfürlü konuşurlar, bağırarak ve hakaretler ederek konuşurlar, v.s. Ama, bunlara sorsanız kendilerinin iyi konuştuklarını, doğru konuştuklarını söylerler veya öyle sanırlar!. Halbuki “Konuşulan bir söz; ya bir faydayı celbetmeli veya bir kötülüğü defetmelidir.” Aksi halde; bu amacın dışında söylenen her söz; insanları üzmekten, insanlar arasına kin ve nefret tohumu ekmekten, zaman israfından ve insana günah kazandırmaktan başka bir şeye yaramaz. İnsan, sırf konuşmak için konuşursa yukarda da ifade ettiğimiz gibi pek çok hata ve yanlış yapar ve konuşması hiç bir fayda sağlamadığı gibi çoğu kez günah kazanmasına vesile olur. Onun için büyükler; “Mecliste ârif ol! Kelamı dinle, el, iki söylerse sen bir söyle!” “Kırk düşün bir söyle”, “Söylediğin her söz boğazında kırk düğüm olsun.” demişler. Akıllı insan; aklından geçen her şeyi söylemez. Ama her söylediği sözü düşünerek, tartarak ve seçerek söyler. İyi ve faydalı olanları söyler, yoksa susar!. Atalarımız ne demiş; “Söz gümüşse sükût altındır.” Bu konuda sevgili peygamberimizin şu öğüdü herkesin kulağına küpe olmalıdır: “Allah’a ve âhiret gününe inanan kimse, ya hayır söylesin, ya da sussun.” Sözleriniz güzel ve feyizli, ameliniz sâlih, ibadetleriniz makbul, ömrünüz feyizli ve bereketli olsun!.. (muallimosman)
Yorum Yazın