TIBBIN ALTERNATİFİ YASAL MI OLMALI?
Tıp biliminin insanlık için önemi tartışılmaz. Ancak onun kadar hatta bazen ondan daha fazla etkileyici olan bir dal var. Alternatif tıp (Tamamlayıcı tıp) da denilen bu alan günümüzde etkin biçimde kullanılmakta. O kadar ki insanlara tıbbın yanında bütünleyici olarak sunulmakta.
Tıp alanındaki uzmanların birçoğu bu konuya çok sıcak bakmasa da alternatif tıp, eğitimlerde bile yerini almış. Akupunktur Tedavi Yönetmeliği, bu konuda 1991 yılında ülkemizde yapılan ilk yasal düzenleme. Şimdilerde yasalarımızda bu konu ile ilgili birçok yönetmelik çıkarılmış. Artık üniversitelerimizde de alternatif tıp eğitimleri bulunmakta. 2014 yılında yürürlüğe giren yönetmelikle beraber birçok uygulama bakanlıkça yasal kabul edilmiş. AKUPUNKTUR, APİTERAPİ, HİPNOZ, MÜZİKTERAPİ, SÜLÜK UYGULAMASI bunlardan sadece birkaçı.
Bilimsel tıbbi tedavilerin pahalı ve zorlu olması, onlardan istenilen sonuçların elde edilememesi ve tamamlayıcı tıptan yan etkiler beklenmemesi vb. sebeplerle alternatif tıbba olan ilgi artmış.
Alternatif tıbbın geçmişi eski Çin ve Hint uygarlıklarına kadar dayanmakta. Çin kaynaklı; özel noktalara iğne batırmaya yönelik AKUPUNKTUR, batı ülkelerinde bile hala yoğun bir şekilde tedavi amaçlı olarak kullanılmakta. Yine Hint kökenli AYURVEDA’nın da (bitki, ağır metal ve mineral dengesine dayalı bir tamamlayıcı tıp şekli) kökeni eskilere dayanmakta.
Bilinenin aksine batı ülkeleri de tıbbın bu marjinal çeşidine yoğun ilgi göstermekte. Bu ülkeler, 1960 yıllarında bu tıbba karşı dursalar da 1970’lerden sonra konuya olan ilgileri ve talepleri artmış.
Alternatif tıbbın ilaç ve tedaviye yönelik çoğu araştırmalarının kusurlu ve yetersiz olduğu söylenir. Bilim adamları bu alana çok sıcak bakmaz ve güven vermediğini ifade eder. Ama yine de alternatif tıp ile ilgili olumlu söylemler ve efsaneler hep anlatılıp durur. Bu arada diplomalı doktorlar da tamamlayıcı tıp ile ilgili ilaçları kullanabilmekte ve önerebilmekte artık.
Ülkelerin alternatif tıbbı yasallaştırmak istemesinin bir sebebi ise onu ehil ellere emanet etmek istemeleri. Çünkü bu pazar çok büyük ve her türlü dolandırıcının iştahını kabartmakta. Eğitimsiz uygulayıcılardan dolayı, tamamlayıcı tıp esnasında zaman zaman ölüm vakalarına bile rastlanmakta. Yani bu dalın sınırları, olası sahtekarlıklara ve liyakatsizliğe karşı net olarak çizilmeli. Ehil ellerde, en azından zararsız şekilde ve maksimum verimi almak daha bir mümkün.
Bilimsel olarak; faydasının kanıtlanmadığı söylense de alternatif tıbbın iyi geldiğini gözlemlediğimiz birçok rahatsızlık var. Belki de bu durum psikolojik etkilere dayalı. Belki de bazıları sadece rastlantısal. Ama sonuçta tamamlayıcı tıbbın olumlu etkileri mevcut ve bu tesirler de dikkatleri onun üzerine yoğunlaştırmakta.
Tıp tarihi boyunca farklı tedavi yöntemleri uygulanmış ve bilimsel olarak bugüne kadar süregelmiş. Bununla birlikte farklı tedavi yöntemleri de uygulanmıştır. Alternatif tıp konusu hep gizemli ve bir o kadar ilginç bulunmuştur. Yasal düzenlemelerin önemi büyüktür
Tıp tarihi boyunca farklı tedavi yöntemleri uygulanmış ve bilimsel olarak bugüne kadar süregelmiş. Bununla birlikte farklı tedavi yöntemleri de uygulanmıştır. Alternatif tıp konusu hep gizemli ve bir o kadar ilginç bulunmuştur. Yasal düzenlemelerin önemi büyüktür
Tıp tarihi boyunca farklı tedavi yöntemleri uygulanmış ve bilimsel olarak bugüne kadar süregelmiş. Bununla birlikte farklı tedavi yöntemleri de uygulanmıştır. Alternatif tıp konusu hep gizemli ve bir o kadar ilginç bulunmuştur. Yasal düzenlemelerin önemi büyüktür