DİNİMİZ İSLAM ve DİĞER DİNLER
Yüce Allah yarattığı kullarının dünya ve ahiret saadetini elde etmeleri için; zaman zaman peygamberler ve bu peygamberlerle birlikte iman, ibadet ve hayat ilkelerini içeren ilahi dinler göndermiştir. Bu dinlerin ilki, insanlığın atası, ilk insan ve ilk peygamber olan Hz.Âdem’le gönderilen “ilâhi Din” dir. Ayrıca Rabbimiz Allah zaman zaman bu dinlerin ilkelerini ihtiva eden ilahi kitaplar da göndermiştir. Hz.Âdeme de on sahifelik bir kitap göndermiştir.
Yüce Allah’ın gönderdiği ilahi dinler Hz.Âdem ile başlayıp peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhisselam ile gönderilen son ilahi din olan “İslam Dini” yle son bulmuştur. Yüce Allah Kur’anda bunu bize şöyle bildirir: “..Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı seçtim…” (Mâide-3) Bu bağlamda dinimiz islam son İlahi dindir. Peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhisselam da son peygamberdir. “Kur’ân” da son ilahi kitaptır Ve İslam Dini kıyamete kadar insanlığın Hak dini ve ilahi dini olarak kalacaktır. Bunun dışında kim din ararsa Allah katında geçerli olmayacaktır. Bu konuda Allah şöyle buyurur: “Kim İslâm’dan başka bir din ararsa, bilsin ki o din ondan kabul edilmeyecek ve o kimse ahirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.” (Âli İmran-85) Bu bağlamda İslam Dini’nin dışındaki dinlerin bazısının menşei ilahi olsa da dayandıkları kitapların menşei ilahi olsa da bu dinler ve o dinlerin kitaplarının içindeki ilahi sözler insanlar tarafından değiştirilip aslı bozulduğu için o kitaplar ve o dinler ilahi din ve ilahi kitap olma özelliğini yitirmişlerdir. Zâten islamın gelmesiyle birlikte bu dinler Rabbimizin yukardaki ayeti (Âli imran-85) gereğince Allah katında geçerli değildir. Bugünkü Yahudilik ve Hrıstiyanlık gibi.
İslam Dini; Hz.Âdem aleyhisselam’dan bu yana gönderilen bütün ilahi Din’lerin kemâle erdirilmiş şeklidir. İslam Dini kıyamete kadar insanların ihtiyaçlarına cevap verecek hükümleri ve ilkeleri içerir. Ve Yüce Allah Kur’anda: “Allah katında din ancak İslam’dır” (Ali İmran-19) buyurduğu gibi bugün ve yarın ve kıyamete kadar Allah katında geçerli tek ilahi din; sadece “İslam Dini” olacaktır. Ondan önceki ilahi dinlerin artık Allah katında bir hükmü ve geçerliliği yoktur. Bu bağlamda bugün İslamın dışındaki tüm dinler menşei ilâhi olsa da bugün Allah katında geçerli değildir. Bu gün İslam’ın dışındaki diğer tüm dinler; ya insanlar tarafında ihdas edilmiş dinlerdir, ya da aslı ilahi din olmakla beraber daha sonra insanlar tarafından değiştirilmiş ve bozulmuş dinlerdir. Son zamanlarda bazı kişiler “Dinlerarası Diyalog” adı altında özellikle bugünkü Yahudiliği ve Hrıstiyanlığı İslam diniyle eş değer kabul etmeye çalışmaktadırlar. Bu büyük bir hatâdır. Çünkü Rabbimizin ifadesiyle İslam dininin gelmesiyle birlikte artık Allah katında islam’dan başka geçerli ilahi bir din yoktur. Bu, Allahın hükmüdür. (Ali imran-85) Bugünkü Yahudiliğin ve Hrıstiyanlığın geçmişte Yüce Allahın Hz.Mûsa ve Hz.Îsa ile gönderdiği Mûsevilik’le ve Îsevilik’le hiçbir alakası yoktur. Diyorlar ki, O dinlerdeki birçok sözlerin benzeri Kur’an âyetlerinde de var.’ Olabilir.. Budizm ve Brahmanizm gibi diğer dinlerin öğretileri arasında da Kur’an ayetlerine benzer öğretiler bulunmaktadır. Bazı benzerlikler var diye onları ilahi din olarak kabul edemeyiz ki!. Çünkü o dinlerde Kur’an’a uymayan pekçok aykırı öğretiler de bulunmaktadır. Biliniz ki, Balın içine Sirke karıştıktan sonra ona “Bal” denmez!.. İslamın dışındaki dinler de öyledir. Bir dinin ilahi ve gerçek olabilimesi için Allahın gönderdiği kitabın içindeki hükümlerin ve sözlerin Allaha ait ve gerçek olması gerekir. Bu nedenle bu günkü Yahudiliğin, Hrıstiyanlığın ve diğer dinlerin Allah katında bir değeri yoktur. Tüm insanlar şunu bilmelidirler ki; bugün yeryüzünde Allah katında geçerli olan bir tek ilahi Din vardır; o da “İslam’ dır. Bir tek geçerli ilahi kitab vardır; o da “Kur'an” dır. Ve bu konuda bize düşen görev Rabbimizin peygamberimize: “Sen onlar üzerine bir zorba değilsin. Sen sadece tebliğ edicisin. Sen onlara güzelce tebliğ et.” (Gâşiye-21,22) öğütlediği gibi bizler de bir müslüman olarak insanlara islamı sadece güzelce tebliğ etmeliyiz. Bu konuda haddi aşan hakarete ve küfre varan tartışmalara asla girmemeliyiz. gerçeği inkara devam edenlere ise sözümüz Kur’an ifadesiyle şöyle olmalı; “Ben sizin taptıklarınıza tapmıyorum. Siz de benim Rabbime tapmıyorsunuz. Siz benim Rabbime ibadet edecek değilsiniz. Ben de sizin ilahlarınıza tapacak değilim. Sizin dininiz size benim dinim bana.” (Kâfirun-1-5) Buna rağmen yine de sataşırlarsa yine Rabbimizin öğütlediği (Furkan-63) gibi onlara tevazu içinde; “Selam size” deyip geçip gitmeliyiz ve onları Rabbimiz Allaha havale etmeliyiz!. İnancınız güzel, ameliniz sâlih, ömrünüz sağlıklı, huzurlu, feyizli ve bereketli olsun!. (muallimosman)
Yorum Yazın