İNSANÎ ve İMANÎ KARDEŞLİK HAKLARI
BARIŞ VE HUZURUN TEMİNATIDIR
Kur’an ve Sünneti incelediğimizde insanların genel olarak üç temel kardeşliğe sahip olduğunu görürüz. Peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhisselam Veda Hutbesinde: “Ey İnsanlar, sözümü iyi dinleyin. Rabbiniz birdir. Babanız birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız, Âdem ise topraktandır...” buyurduğu gibi tüm insanlar Hz.Âdemin neslinden gelmeleri hasebiyle birbirleriyle kardeştirler. Ayrıca aynı anne ve babadan doğan insanlar da kan bağıyla birbirleriyle kardeştirler. Ayrıca Yüce Allah Kur’anda: “Müminler ancak kardeştir.” (Hucurat-10) buyurduğu gibi Allaha iman kapsamında mü’minler ayrıca iman kardeşidirler.
Hak ise: Bu evrende var olan insanlar dahil, her varlığın yaratılış gayesine uygun olarak sahip olduğu veya sahip olması gereken her türlü nimet ve değerlerdir. Mesela; “Yaşamak” bir Haktır. “Sağlık” bir Hak’tır. Bu bağlamda başta Yaşama Hakkı olmak üzere, can, mal, ırz, namus, inanç ve düşünce hakkı gbi insanları ilgilendiren birçok haklar vardır. Ve insanlar birbirlerinin bu haklarını korumada ve yaşatmada birbirlerine karşı görevli ve sorumlurdurlar. İşte biz buna “Kardeşlik Hakkı” diyoruz. Tüm insanlar soy, sop, cinsiyet, ırk, kabile ve kavim ayrımı yapmaksızın birbirlerinin insanî haklarını gözetmekle görevli ve sorumludurlar. Aksi halde ferdî ve toplumsal barışı ve huzuru inşâ edemezsiniz. Maalesef müslüman toplumlar da dahil olmak üzere günümüz dünya insanları bu ihmalin, bu bataklığın ve bu tehlikenin içindedirler!. Öyle değil mi?.
Öyleyse sevgili dostlar, Allaha inanan biz mü’minlerin de bu konuda büyük hataları var demektir. Bu nedenle öncelikle bizler Rabbimizin emrine uyarak gerçek bir iman kardeşi olmalıyız ve birbirimizin insani ve imanî haklarını önce bizler gözetmeliyiz ki, aramızda barışı ve huzuru önce bizler tesis etmeliyiz ki, bu konuda dünya insanlığına bizler örnek olalım. Tıpkı Asrı Saadet toplumu gibi. Öyle değil mi? Rabbimiz Allah bize şu öğüdü verir: “Mü'min Erkeklerle Mü'min Kadınlar, birbirlerinin dostudur. Onlar iyiliği öğütlerler, kötülükten sakındırırlar." (Tevbe-71) işte mü’minlerin imani ve insanî kardeşlik haklarının temeli budur. Devamlı iyiliği, doğruluğu ve helali öğütlemek, kötülüklerden ve haramlardan sakındırmak. İkinci ise; Peygamberimiz bir hadisinde: “Bir kimse kendisi için arzu ettiği şeyi mü’min kardeşi için de arzu etmedikçe gerçek iman etmiş olamaz” buyurduğu gibi mü’minler kendileri için arzu ettikleri güzel şeyleri din kardeşleri için de arzu etmeleri, istemeleri ve bu konuda birbirlerine destek olmaları da imani bir kardeşlik hakkıdır. Bir başka ifadeyle müminler kendilerine yapılmasını istemedikleri bir şeyi başkasına yapmamaları da imani bir kardeşlik hakkıdır. Ve her müslüman Rabbimizin şu ikazını unutmamalı: "Kim zerre kadar bir iyilik yaparsa karşılığını mutlaka (mükafat olarak) görecektir. Kim de zerre kadar bir kötülük yaparsa o da karşılığını mutlaka (azab olarak) görecektir." (Zilzal-7,8) Bakınız peygamberimiz ne buyuruyor: “Bir kimsenin din kardeşini hakir ve hor görmesi o kişiye günah olarak yeter.” Mü’minin, din kardeşlerini kendine denk görmesi, hatta kendinden üstün görmesi faziletli bir kardeşlik davranışıdır. Müslüman daima mütevazi, merhametli, şefkatli ve hoşgörülü olmalı. Üçüncüsü ise; yine peygamberimiz bir hadisinde: “Müslüman o kimsedir ki, insanlar Onun elinden ve dilinden emindirler.” buyurduğu gibi müslümanın eliyle ve diliyle insanlara zarar vermemesi ve kimseye kötülük yapmaması da imanî ve insanî bir kardeşlik hakkıdır. Yani peygamberimizin ifadesiyle müslüman “Güvenilir” olmalıdır. Yine peygamberimiz bir hadisinde: "Kim, din kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bir sıkıntısını giderir ve ona mağfiret eder." buyurduğu gibi mü’minlerin birbirlerinin sıkıntılarını ve ihtiyaçlarını gidermesi de imani ve insanî bir kardeşlik hakkıdır. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Selamlaşmak, duâlaşmak, ziyaretleşmek, yardımlaşmak, davete icabet etmek, hastaları ziyaret etmek, cenazesine katılmak gibi güzel davranışlar kardeşlik hakkı olduğu gibi Gıybet, Dedikodu, Haset, Kin, Düşmanlık, Hakaret, alay etme, yalan, iftira, gibi kötü söz ve davranışlarda bulunmamak da imanî bir kardeşlik hakkıdır. Sözün özü sevgili dostlar, peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhisselamın: “İman etmedikçe Cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız.” öğüdünü müslümanlar çok iyi düşünmeli, birbirlerini Allah için sevmeli, birbirleriyle Allah için kardeş ve dost olmalı ve birbirinin Hak ve Hukukunu gözetmeli ve yüceltmeli ki, hem bu dünyada gerçek kardeş olabilsinler, gerçek huzuru ve barışı tesis edebilsinler, hem de âhiret kardeşliğini ve Cenneti hak etmiş olsunlar!. İmanınız kavi, sevginiz ve kardeşliğiniz güzel ve bâki, ameliniz sâlih, ömrünüz feyizli ve bereketli olsun!.. (muallimosman)
Yorum Yazın