YALAN SÖZ İNSANI KÖTÜLÜĞE ve CEHENNEME GÖTÜRÜR
DOĞRU SÖZ İYİLİĞE ve CENNETE GÖTÜRÜR
İnsan düşünen ve konuşan bir varlıktır. Bu nedenle insan; duygu ve düşüncelerini, istek ve arzularını, dilek ve temennilerini konuşarak veya yazarak sözle ifade eder.
Ancak insan, çoğu kez, bilerek veya bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek yalan söyler. Böylece insan hem kötülüklere sebep olur hem de günah kazanır. Halbuki Rabbimiz Allah yalanı günah sayar, yalancıyı da zâlim olarak niteler. “Allaha karşı yalan uydurup iftira eden veya Onun ayetlerini yalanlayanlardan daha zâlim kimdir?" (Âraf-37) Peki yalan nedir? Yalan; “Dünyevi bir menfaat ve çıkar elde etmek için başkalarını aldatmak ve onlara zarar vermek amacıyla gerçeğe ve hakikate aykırı olarak söylenen sözlerdir, ifadelerdir. Yalan birçok kötülüğün, fenalığın ve günahın kaynağıdır. Ve Peygamebrimiz Hz.Muhammed aleyhisselam bir hadisinde: “Münafıklığın alameti üçtür; konuştuğu zaman yalan söyler. söz verir sözünde durmaz, emanete riayet etmez” buyurduğu gibi yalan aynı zamanda münafıklığın bir göstergesidir. Bu nedenle yalan; müslümanda asla bulunmaması gereken çok kötü bir huydur. Ahirette en ağır cezaya çarptırılacak olanların içinde yalancılar ilk sırada olacaktır. Hele yalan yere yemin ederek, yalan yere şahitlik ederek, yalan ile iftira atarak ve yalan ile ticaret yaparak kul hakkı yiyenlerin âkıbeti daha da vahim olacaktır. Yalancılar hakkında Yüce Allah şöyle buyurur: "Onların kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını artırmıştır. Söyledikleri yalanlar nedeniyle onlar için can yakıcı bir azab vardır.” (Bakara-10)
İlk bakışta yalan; sahibine belli bir çıkar ve menfaat sağlar gibi görünse de gerçekte yalanın hem söyleyene hem de topluma büyük zararları vardır. Yalanın en büyük yıkımı ve zararı ise; insanlar arasında güveni yok etmesidir. Yalan; sevgiyi ve merhameti de yok eder, huzuru ve barışı yok eder. Yalan söyleyenler çoğaldıkça; toplumda sevgi ve güven azalır, Sevgi ve güven azaldıkça da o toplumda kötülükler çoğalır, kin ve düşmanlıklar, kavgalar ve cinayetler çoğalır.Toplumda huzur ve barış yok olur. Bugün toplumlardaki kavgaların, düşmanlıkların ve cinayetlerin en önemli nedenlerinden biri yalandır. Bu nedenle peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhisselam bir hadisinde bizleri şöyle uyarır: “Şaka ile de yalan söylemeyin!”
Bu nedenle sevgili dostlar, insan; sözlerine çok dikkat etmeli. yalandan uzak durmalı ve daima doğru söz söylemeli, doğruları söylemeli ve doğruları ifade etmeli. Zira Rabbimiz Allah bizden bunu istemekte ve şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin. Böyle yaparsanız Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar..” (Ahzab -70,71)
Peki, doğru söz nedir? Doğru söz; Hak ve hakikati ve gerçeği ifade eden sözlerdir. Doğru söz; mü’min ile münafığı, Cennetlik ile Cehennemliği birbirinden ayıran çok önemli bir vasıftır. Biliniz ki; doğru söz; peygamberlerin, velilerin, âriflerin ve faziletli mü’minlerin sözüdür. Yalan ise; Allaha isyan eden İblisin ve ona dost olan münafıkların, zâmlimlerin, fâsıkların ve kötülerin sözüdür. Ve maalesef günümüzün en büyük sosyolojik ve manevi hastalıkların başında “Yalan söylemek” gelmektedir Yalan ile insanların birbirlerini kandırmaları ve aldatmaları gelmektedir. Bunun nedeni de günümüz insanlarının imani ve insani değerlerden uzaklaşmış olmalarıdır. Dünyevi zevk, eğlence ve ihtiraslarının imanlarının önüne geçmesidir. Ve insanlar bugün dünyevi isteklerini elde etemek için daha çok yalan söylüyorlar daha çok hile yapıyorlar ve yalanla birirlerini aldatıyorlar. Bu da toplumda sevgiyi, barışı ve güveni yok ediyor ve toplumda kötülüklerin, kavgaların, ve cinayetlerin daha çok artmasına neden oluyor. En tehlikelisi de yalan söyleyenlerin çoğaldığı gibi yalandan yana olanların da çoğalmasıdır. Halbuki geçmişte pek çok kavim bu nedenle helak olmuştur. Biliniz ki; doğru söz rahmettir, yalan ise felakettir. Doğru söz kaledir, güvendir, yalan ise ihanettir. Adalet ve Hak doğru sözle yerini bulur Haksızlıklar, zulümler, kötülükler ve musibetler ise yalan ile meydana gelir. Doğru sözle kazanılan itibar, mal, mülk ve servet bereketli ve feyizli olur, yalan ile kazanılan itibar, mal, mülk ve servet ise haram, bereketsiz ve feyizsiz olur. Kısacası yalan ile elde edilen hiçbir şeyde hayır ve bereket olmaz. Halbuki insanlar Rabbimizin ve peygamberimizin öğütlerini dinleyip sözlerinde doğru olsalar herkes birbirine güven duyar, toplumda sevgi, saygı ve güven artar, sözler tatlı, güzel, şifalı ve feyizli olur, kazançlar helal, temiz ve bereketli olur. Bu da topluma barış, huzur, güven ve refah getirir. Saadet ve mutluluk getirir.. Şunu iyi biliniz ki; yalan söz insanı kötülüğe ve Cehenneme götürür,
Doğru söz ise insanı iyiliğe, iyilikler de insanı Cennete götürür.
(muallimosman)
Yorum Yazın