Reklamı Geç
culha gold
Kozsan Gıda Mustafa Sancak
Nuri Restaurant
Hatay
BIST10.914
DOLAR42.1008
EURO48.4266
ALTIN5372.0
BTC/USD101726.74
Osman Onbaşıgil

Osman Onbaşıgil

Mail: [email protected]

HUZUR ve SAADETİ DOĞRU ADRESTE ARAYIN!

 

HUZUR ve SAADETİ DOĞRU ADRESTE ARAYIN!

 

İnsanlar huzurlu ve mutlu bir hayat yaşamak için durmadan çalışıp duruyor.

Kendilerine göre sistemler, rejimler, devletler, medeniyetler kuruyor. Kanunlar ve kurallar koyuyor. Ama, nedense insanlar bir türlü huzurlu ve mutlu olamıyor, çok mal, mülk ve servet sahibi olanlar da, gösterişli ve lüks hayat içinde yaşayanlar da üstün mevkî ve makam sahibi olanlar da gerçek huzuru ve gerçek saadeti bulamıyor. Neden?.. Müslümanlar arasında “Dindarım” diyenler çoğalıyor, çoğu Namazında niyazında görünüyor, yılda birkaç kez umreye gidenler, her yıl hacca gidenler çoğalıyor, Mübarek gün ve geceler en görkemli şekilde kutlanıyor. Ramazan iftarları olabildiğince lüks sofralarda ve büyük kalabalıklarla meydanlarda yapılıyor. Ama müslümanlar da gerçek huzuru ve gerçek saadeti bulamıyor. Neden? Eskiden her camide mütevazice okunan ezanlar daha gür olsun diye camilerden kaldırılıyor, merkezileştiriliyor ve tek merkezden en yüksek sesle okunuyor, camiler ilgi çeksin diye çok ihtişamlı ve rengarenk yapılıyor, camilerin ve din görevlilerinin sayısı çoğaltılıyor, ama insanlar yine de gerçek huzuru ve gerçek saadeti bulamıyor! Neden? Kalbler yumşamıyor, yüzler tebessüm etmiyor!. İnsanlar birbirine gerçek kardeş olamıyor. Neden? Çünkü, bazen devletin ve sistemin bekâsı için bireyler fedâ ediliyor, insanların insani hakları kısıtlanıyor veya yok sayılıyor.. Düşünce ve fikir özgürlüğü kısıtlanıyor. Bazen de insanlar kendi çıkarları ve menfaatleri için Allahın verdiği nimetleri sadece kendileri için “Hak” sayıyor, başkalarının Hak ve hukukunu çiğniyor, gasbediyor, haksız kazançlar ve kazanımlar elde ediyor, kul hakkı yiyor, kendisini güçlendirirken başkalarını eziyor, zayıflatıyor, yoksullaştırıyor. Hakkı, adâleti ve barışı zedeliyor. İnsani haklar âdil bir şekilde tesis edilemiyor ve bu nedenle insanlar gerçek huzuru ve gerçek saadeti elde edemiyor. Çünkü insanlar huzurun ve saadetin adresini yanlış adreslerde arıyor. İnsanlar huzurun ve mutluluğun sadece Parada ve Güçte olduğunu düşünüyor ve tüm gayret ve çalışmalar bunları elde etmek için oluyor. Tüm sistemler ve kurallar bu iki zemin üzerine kuruluyor. Ama hepimiz görüyoruz ki, bu iki şey (para ve güç) de insanlığa gerçek huzuru ve gerçek mutluluğu getirmiyor. Tam aksine bu iki şeyi (para ve güç) elde etmek veya elde tutmak için insanlar birbirlerine zulmediyor, haksızlık ediyor, cinayetler, işgaller ve savaşlar bu nedenle oluyor. Çünkü adres yanlış, Pusula yanlış, Reçete yanlış, Gidişat yanlış! Böyle bir gidişatta insanî huzur, evrensel huzur ve evrensel saadet olur mu? Elbette olmaz!. Çünkü adres yanlış!

Allaha inanıyorum diyenler, Allahın kitabını umursamıyor, kendi nefsani güdülerini kutsallaştırıyor, kitaplaştırıyor. Kitabullahı sadece “Kutsal” olarak tutuyor. Onu sadece Namazlarda, mübarek gün ve gecelerde ve çeşitli merasimlerde duâ ve serenomi olarak okuyor, ama içindeki huzur pusulasını ve saadet reçetesini okumuyor, uygulamıyor ve yaşamıyor! Adâleti ve itibarı hep kendi nefsi için istiyor, ama diğer insanların hakkını, hukukunu ve itibarını gözetmiyor ve umursamıyor!.. Huzuru; doğruluk ve adâlette değil, merhamet ve iyilikte değil, parada ve servette, mal ve mülk çokluğunda, makam ve mevki üstünlüğünde, güç, gösteriş ve şöhrette ve nefsani itibarda sanıyor. Bunun için fetvalar üretiyor! Bu nedenle müslümanım diyenler de gerçek huzuru ve gerçek mutluluğu bulamıyor. Çünkü onların da pusulası yanlış.

İnsanlar gerçek huzuru ve gerçek mutluluğu elde etmek istiyorsa ve gerçekten huzurlu ve mutlu olmak istiyorsa, bunu doğru yerde ve doğru adreste araması gerekir. Doğru pusulayı ve doğru reçeteyi uygulaması gerekir. Ve biliniz ki, Rabbimiz Allah Kur’anda: “Bu kitab (Kur’an) âyetlerini akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır.” (Sâd-29) buyurduğu gibi huzurun ve mutluluğun gerçek adresi Kur’andır. Huzurun ve saadetin gerçek pusulası ve doğru reçetesi ordadır. Siz huzurun ve saadetin gerçek reçetesini orada arayın! Meselâ; Rabbimiz Allah Kur’anda: “Allah, adaleti, iyiliği, yakınlarınıza (muhtaçlara) yardımı emreder. Hayasızlığı, kötülüğü ve azgınlığı da men eder, tutasınız diye size öğüt verir.” (Nahl-90) buyurduğ gibi Rabbimiz Allah bu öğütleriyle adaleti, iyiliği ve yardımlaşmayı öğütlüyor. Hayasızlığı,kötülüğü ve azgınlığı yasaklıyor.. Rabbimiz Allah Kur’anda; “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol..” (Hûd -112) buyurduğu gibi Allah her işte (imanda, ibadette, ahlakta,söz ve davranışta, alış-verişte, adalette, insani ilişkilerde.. v,s) emrettiği şekilde “Dosdoğru omayı” emrediyor. Bu bile tek başına huzur ve saadet için yeter. İşte, sevgili dostlar, yukarda ifade ettiğimiz ve örneklediğimiz gibi gerçek huzurun ve gerçek mutluluğun ve gerçek saadetin adresi, anahtarı ve reçetesi mukaddes kitabımız Kur’andadır.. Siz huzuru, mutluluğu ve saadeti orada arayın.. Siz orada daha nice güzellikler bulursunuz.

Yeter ki, samimiyetle Ona inanın, Onu okuyun, tefekkür edin, anlayın ve Onun ilkelerini yaşayın!

(muallimosman

 

 

Diva Otel

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar
Diva Otel