Reklamı Geç
Diyor Pastanesi Umut Vural
Mevlüt Yanmaz Bungalov
Haas Taş Sanatları
Hatay
BIST10.914
DOLAR42.1008
EURO48.4266
ALTIN5372.0
BTC/USD101726.74
Osman Onbaşıgil

Osman Onbaşıgil

Mail: [email protected]

KISSADAN HİSSE-1 Yolcu ve Misafir

 

KISSADAN HİSSE-1 Yolcu ve Misafir

 

Peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhisselam bir hadisinde şöyle buyurur: “Allah’a ve ahiret gününe inan kimse misafirine ikram etsin.” Bu bağlamda misafir davet etmek, misafir ağırlamak ve misafire ikram etmek de imanın şartındandır, imandan bir bölümdür.

Çünkü her misafir Allahın gönderdiği bir rahmet ve bereket elçisidir. Geçmişte bir adam yolculuk ederken bir dağ eteğinde yola yakın bir eve uğrar. Yolcu olan kişi eve yaklaşınca içerden bir ağlama sesi duyar. Kapıyı tıklar. Kapı açıktır, içeri girer bakar ki, yaşlı bir adam secdeye kapanmış ağlamaktadır. Adama selam verir.. Secdede olan kişi; “Ya Rabbi duâmı kabul ettiğin için sana hamdü senâlar olsun” diyerek secdeden kalkar, gelen kişinin selamını alır ve “Hoş geldin!” der. Yolcu olan kişi o zâta sorar: “Muhterem, nedir derdin, niçin secdeye kapanmış ağlarsın? Ben gelince ne diye Allaha şükrettin?” der. İman ehli olan o kişi şöyle der; “Benim soframda misafirim hiç eksik olmazdı, yoldan gelen geçen bana uğrar, soframı benimle paylaşırdı. Ama kaç zamandır kapımı çalan olmadı, bana epeydir misafir uğramaz oldu. Acaba Rabbime karşı bir suç mu işledim ki, bana misafir gelmez oldu. Bunun için Rabbime duâ ediyordum. Sen geldin.. Rabbim duâmı kabul ettiği için O’na hamdü senâda bulundum.” der. İşte, salih iman sahibi için misafir o derece feyizli ve bereketli bir nimettir. O nedenle misafir nedir ki, deyip geçmeyin!.. Onda sizin için kim bilir ne hayırlar ve ne bereketler vardır. O bakımdan Allaha ve ahiret gününe iman edenlerden iseniz; misâfir davet etmeyi, misafire ikram etmeyi ve misafir ağırlamayı âdet edininiz ve onlara en güzel ikramları yapınız.. Çünkü iyi niyetle misafire yapılan her ikram, Allaha yapılan ikramdır!.. İmanınız kavi, niyetiniz hâlis, ameliniz salih, misafirperverliğiniz güzel, ömrünüz sağlıklı, huzurlu ve feyizli olsun! (muallimosman)

 

KISSADAN HİSSE – 2 Hz.Mûsanın Misafirliği

Rivayete göre Hz.Mûsa yolculuk esnasında bir gün tanımadığı bir kişiye misafir oldu. Onu tanımıyordu. Ama o kişi, kendisine gelen her misafiri kabul edip Allah rızası için onu ağırladığı gibi Hz.Mûsa’yı da kabul etti. Çünkü O, misafiri severdi, O, misâfiri evin bereketi ve rahmeti olarak görürdü Eve geldiklerinde, O kişi hemen ocağı yaktı ve çömlekteki et haşlamasını ısıttı, ondan bir parça aldı, küçük küçük dilimledi ve bir tabağa koydu. O çömlekten bir parça daha et aldı, onu da küçük küçük parçalara ayırıp bir tabağa koydu, terbiyeledi.. Adam, o tabaklarından birini Hz.Mûsa’nın sofrasına koydu ve: “Sen yemeğini ye! Yoldan geldin acıkmış olmalısın. Seninle sofraya oturamadığım için kusuruma bakma. Benim âcil yapmam gereken bir işim var. Onu bitirince ben de sofraya gelirim.” dedi ve diğer tabağı alarak içerdeki bir odaya gitti. Hz.Mûsa, adamın yapacağı işi merak etti. Yemeği yemek yerine o adamı izledi. Adam o odada tavana salıncak gibi asılı olan büyük bir zembil (zembil;hasırdan yapılmış bir çeşit büyük kap) indirdi. İçinde; beli bükülmüş, zayıf ve yaşlı bir kadın yatıyordu. Adam o kadını zembilden çıkardı, yemeğini yedirdi ve tekrar zembildeki yatağına yatırdı.. Sonra Hz.Mûsâ’nın (a.s) bulunduğu odaya geri döndü. Adam, Hz.Mûsa’nın yanına geri geldiğinde baktı ki, misafiri yemeği yememiş. Adam, o tabağı alarak ocağa götürdü ve yeniden sıcak etten hem kendisi için hemde Mûsa aleyhisselam için iki tabak koydu ve tekrar sofraya getirerek Hz.Mûsa’yı buyur etti. Kendisi de sofraya oturdu. Ama Hz.Mûsâ yemeğe başlamadan önce ona şöyle dedi: “Sen bana, önce o zembildeki kadının durumunu anlat.. Sen onu bana anlatmadıkça bir lokma bile yemem.” dedi.

Adam, Hz.Mûsa’ya olup bitenleri şöyle anlattı; “ O zembilin içindeki yaşlı kadın benim Anamdır. Çok yaşlı olduğu için kendine bakacak takati yoktur, yürüyemez, kalkamaz, konuşamaz.. Ona, kurt, köpek gibi yırtıcı hayvan veya, yılan, akrep gibi haşerât zarar verir diye korkumdan ona zenbilden bir yatak yaptım, her gün sabahleyin, onu o zembile koyup tavana asıyorum ve işe gidiyorum.(O kişi bir kasaptır) Gün boyu aralıklarla gelir kontrol ederim. Akşamleyin eve geldiğimde de ilk önce onun yemeğini yediririm, sonra kendi istirahatime ve işime bakarım.” dedi. Hz.Mûsa tekrar sordu; “Bir şeyi daha merak ettim. Sen ona yemek yedirdikten sonra, o sana dudaklarıyla bir şeyler mırıldandı, sen de “Âmin! dedin. O sana ne dedi?” Adam: “Anam her defasında bana: ‘Allah, seni Cennette Hazreti Mûsâ’ya komşu kılsın!’ diye duâ eder. Ben de Âmin! derim.” dedi ve arkasından da ekledi: “İşte anam böyledir, benim için böyle her gün güzel duâlar eder. Ama o büyük peygambere Cennette komşu olmak o kadar kolay mı? Nerde bizde ona komşu olacak sâlih amel!” Mûsa aleyhisselam şöyle dedi: “ Annenin sana Cennette komşu olmasını istedği kişi benim.

Ben, Allah’ın Rasûlü Mûsa’yım. İnşaallah hep birlikte Cennette birbirimize komşu oluruz” dedi...... gelecek yazı :Ana duası rahmettir.

(muallimosman

 

 

Diva Otel

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar
Güneyler