RAMAZAN AYI EĞLENCE ve ŞENLİK AYI DEĞİL
İBADET, DUÂ, TEFEKKÜR ve İNFAK AYI
Müslümanlar arasında Ramazan ayında yapılan yanlış ve hatalardan biri de Ramazan ayında oruç ibadetinin ve Ramazan ayının ruhuyla bağdaşmayan, manevi yönden hiçbir bir fazileti ve kazancı olmayan ihlas ve tevâzudan uzak, müzikli, eğlenceli lüks ve gösterişli “İftar programları” ve “Ramazan Eğlenceleri” adı altında eğlence programları düzenlenmesidir.
Bu programlar iftarla birlikte başlayıp gece yarılarına kadar müzikli gösteriler, oyunlar ve eğlenceler şeklinde devam etmektedir!.. Bu tür proğramlar, Müslümanları ibadetlerden alıkoyduğu gibi onların gündüz tutukları orucun ve yaptıkları ibadetlerin sevap ve feyzini de alıp götürmektedir!.. Kendilerine de açlık ve susuzluktan başka bir şey kalmamaktadır!.. Maalesef, bunlar Allah’ın rızasına ve peygamberimizin sünnetine uygun olmayan uygulamalardır. Bu tür programları düzenleyenler bu programları Ramazan ayında değil de Ramazan Bayramı günlerinde yapabilirler ve Bayramın sevincini mü’min kardeşleriyle paylaşabilirler. Eskiden öyleydi!
Peygamberimiz bir hadisinde; “Birçok oruç tutan vardır ki, onların tuttuğu oruçtan aç ve susuz kalmaktan başka bir nasibi olmaz..” buyurduğu gibi Ramazan günlerini ve gecelerini Allahın rızasına uygun olmayan böyle eğlenceli proğramlarla geçirenler bilsinler ki, onların tuttukları oruçtan kendilerine kazanç olarak açlık ve susuzluktan başka bir şey kalmaz. Çünkü Allah riyayı, gösterişi, aşırılığı, israfı ve haddi aşmayı sevmez.. Ramazan ayında eğlence ve şenlik programları düzenleyenlerin belki niyeti iyi olabilir ama, bu tür eğlence programları Ramazan ayına ve Orucun amacına uygun değildir. Müslüman gaflet ve dalalet içinde nefsine uyarak bu tür programlara katılarak, Ramazan ayını yeme, içme, eğlence, şenlik ve panayır ayına çevirmemeli. Şunu iyi biliniz ki, Ramazan ayı; yeme, içme, oyun, eğlence ve şenlik ayı değildir!.. Bu ay; Kanaat, sabır, ibadet, tefekkür, istiğfar, duâ ve yakarış ayıdır. İyilik ve infak ayıdır. İmanı ve ahlakı güzelleştirme ayıdır. Peygamberimiz Ramazan ayının ve oruç ibadetinin ecir ve sevabından daha çok hissedâr olmak için bu ayın son on gününü Mescidde îtikafa çekilerek Kur’an okuyarak, Namaz kılarak, tefekkür, duâ ve istiğfar ederek geçirirdi. Bizim de öyle yapmamız gerekmez mi?.. Bir düşünün bakalım!
Son yıllarda bazı kişi ve kurumların makam, mevki ve itibar sahibi kişiler için lüks otellerde ve salonlarda gösterişli iftar yemeği proğramı düzenlemeleri de dikkati çekmektedir.
Riya ve gösteriş içeren bu tür iftar davetlerinin takva açısından, orucun fazileti açısından fazla bir anlamı yoktur. Çünkü o sofraya gelenlerin o yemeğe ihtiyaçları yoktur. Fakat, bir dilim ekmeğe, bir tabak çorbaya muhtaç durumda olan fakir, fukaranın, garip, gurabânın, yetim ve yoksulun aç ve susuzun iftar davetine daha çok ihtiyaçları vardır, asıl onları bulup onlara iftar yemeği verilmelidir. Ama gösteriş yapmadan, reklamını yapmadan!..
Farz olan, Sünnet olan, faziletli olanı budur. İftarın en güzeli ve feyizlisi ise insanın ailesiyle birlikte çoluk çocuğuyla evinde yaptığı mütevazi iftarlardır. Bir de fakir ve yoksul olan bir veya bir kaç müslümanı sofrasına davet ederek sofrasını ve elindeki nimetleri onlarla Allah rızası için paylaşmasıdır. İftar vaktinde Allah indinde bundan daha feyizli bir amel yoktur. İnsanın yakın akraba ve komşularını ve yakın arkadaşlarını da zaman zaman evine iftara davet ederek mütevazi sofrasını onlarla paylaşması da feyizli bir davranıştır.
Bir gün Peygamberimiz Ebu Zer'e şöyle buyurdu: "Ya Ebâ Zer! Çorbanı kaynatırken suyunu bolca koy ve ondan komşuna da ver." Ramazan günlerinde iftar vaktinde pişirilen yemekten, sofraya konan iftarlıktan komşuya bir tabak göndermek de sevabı olan faziletli bir davranıştır. Bunlar Allahın sevdiği, ecri ve mükafatı ziyade olan sâlih amellerdir. Gösterişli lüks iftar sofraları ve Ramazan eğlenceleri sizi aldatmasın ve sizi orucun manevi havasından ve rahmetinden uzaklaştırmasın.
Oruçtan maksad; çok ve lüks yiyecekler yemek, zengin ve lüks iftar sofralarında beslenmek değildir. Ramazan ayını oyun ve eğlenceye çevirmek hiç değildir. Tam aksine oruçtan maksad; Nefsin aşırı istek ve arzulardan olabildiğince uzak durmak, açlığın, yoksulluğun ve yokluğun ne demek olduğunu anlayabilmektir.
Yeme ve içmede, söz ve davranışta Allah için sabırlı, ölçülü ve mütevâzi olmanın, iyiliksever ve yardımsever olmanın, cömert olmanın en güzel örneğini yaşayabilmektir. Ramazan ayı; “Sâdeleşme”- “Mütevâzileşme” -“Cömertleşme” ve “Şükür” ayıdır. İbadet, tefekkür, tesbihat ve duâ ayıdır.
Niyetiniz hâlis, ameliniz güzel, orucunuz makbul, ömrünüz feyizli ve bereketli olsun!..
Ramazan ayınız hayırlara vesile olsun inşaallah!
(muallimosman)
























































Yorum Yazın