Reklamı Geç
HM yapı İnşaat Mustafa Karadeniz
Kozsan Gıda Mustafa Sancak
Atlı spor Kulübü Yusuf Yener
Hatay
BIST10.914
DOLAR42.1008
EURO48.4266
ALTIN5372.0
BTC/USD101726.74
Şemsettin Günay

Şemsettin Günay

Mail: [email protected]

15 Temmuz'un Hatay Senaryosu Neydi?

15 TEMMUZ’UN HATAY SENARYOSU NEYDİ?

Hep söyleyip durdum.

15 Temmuz sadce bir darbe teşebbüsü değildi. Aynı zamanda Türkiye’nin fişinin çekilme girişimiydi.

Bunu anlamak için çok uzaklara gitmeye, delilleri orada burada aramaya gerek yok.

Sadece kendi ilimize bile baksak bunu anlamamız mümkün.

Düşünebiliyor musunuz?

15 Temmuz gecesi Serinyol’da bir muhtarın üzerine albay üniforması giydiriliyor alayın en yetkili komutan kılıklısı tarafından.

Ondan 300 adam yanına bulup, bulamayacağı soruluyor.

Olumlu cevabı alınca da, hemen bulmasını , silah ve paranın kendisi tarafından temin edilerek o andan itibaren katliama girişmesini öneriyor.

Normalde darbeler ertesi günü kaos istemez, daha rahat yönetebilmek için sükunet talep eder değil mi?

Bunlar ise ertesi gün Hatay’ı büyük bir kaosun içerisine atacak eylem planlıyorlar.

Niçin?

Zira bir hafta öncesinden sınırlar askerden arındırılmış, bir el tarafından Daeş sınırlara yığılmıştır bile.

Plan şudur.

Katliam başladıktan kısa bir süre sonra Daeş, içeride Sünniler katlediliyor diyerek sözde Sünnileri savunmak amacıyla işgal girişimine başlayacaktır.

Can havline düşen Sünniler ise kurtarıcı geldi zannıyla Daeş’in saflarına itilecektir.

Bu defa tersinden bir katliam başlayacak ve bölge kan gölüne çevrilecektir.

Bunun üzerine zaten dibimizde bulunan koalisyon güçleri Afrin üzerinden PKK/YPG’yi kurtarıcılık adına içeri sokacak, Hatay’da yeni bir PKK/YPG kanton devleti oluşturulacak ve koridor denize kadar tamamlanacaktır.

Bu arada binlerce insanımız katledilmiş, bir o kadar insanımız daha içerilere doğru göçlere başlayarak bölge tamamen boşaltılmıştır bile.

Hatay’da senaryo buydu da diğer yerlerde farklımıydı sanıyorsunuz?

Mersin açıklarında sözde kendi vatandaşlarını kurtarmak üzere hazır bulunan İngiliz askeri gemilerini unutmayalım bu arada.

Acaba sadece kendi vatandaşlarının can güvenliği için mi gelmişlerdi Mersin açıklarına?

Düşünebiliyor musunuz nasıl bir uçurumdan dönüldüğünü?

Halkın sağduyusunun nasıl bir felaketi önlediğini?

Elbette ki bu halk 15 Temmuz’u unutmayacağı gibi, o gece yakıt istasyonlarına, ATM’lere, marketlere hücum edenleri ve çıkan tankları alkışlayanları da unutmayacak.

Evinde çayını içerek televizyonlardan darbeyi sadece izleyenleri, daha sonra bu lanetlik olaya sırıtarak “Tiyatro” diyenleri.

Sosyal medyada coşup darbeye alkış tutanları.

250 Şehit, 2000’in üzerinde yaralı olmasına rağmen halen mırın, kırın edenleri.

Bunların hiçbirini unutmayacak.

Rabbim bu millete bir daha 15 temmuzlar yaşatmasın.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar
Avula Hikmet Hatunoğlu