GECİKMİŞ BİR SEÇİM KRİTİĞİ
ŞEMSETTİN GÜNAY
Yerel seçimin üzerinden 15 günden fazla bir zaman geçti. Ancak Hatay üzerindeki tartışma bir türlü bitmek bilmiyor.
Lütfü Savaş koltuğuna o kadar bağlı ki bazen yaptıklarına ve çırpınışlarına akıl sır ermiyor. Seçimlerle ilgili itirazları bir türlü bitmek bilmiyor. İlçe Seçim Kurulu, olmadı İl Seçim Kurulu, o da olmadı Yüksek seçim Kurulu…
Hepsinde sonuç değişmemesine ve Mehmet Öntürk mazbatasını almasına rağmen şimdi de Tam kanunsuzluk (ne olduğunu bilmediğim) nedeniyle yeniden Yüksek Seçim Kuruluna seçimlerin iptaliyle ilgili başvuruyu yapmış bulunuyor. Herhalde bu da olmazsa soluğu AHİM’de alacak gibi görünüyor.
Aslında trollerinden yüzünü çevirip baksa veya birisi Lütfü Savaş’a anlatsa diyorum.
İstenmiyorsun!...
Partin seni istemedi ve ne aday tanıtımına çıkardı ne de CHP reklamlarına…
Hatta Genel Başkan yanında gözükmemeye özel önem gösterdi. Sonunda hangi baskılara boyun eğdiyse mahcup bir edayla kameralar karşısına geçip “Başka alternatif olmadığından…” mazeretiyle adaylığını ilan etmek zorunda kaldı.
Sürekli yanında her seçimde duran Alevi seçmen de bütün açıklığıyla yüzüne karşı istenmediğini haykırdı. Her gittiğin yerde protestolar edildi, hesaplar soruldu hatta yuhalandığı yerler oldu.
Sokaktaki insanlarla konuşulduğunda artık Savaş gitsin Hatay hizmet görsün mesajları ayyuka çıktı. HBB’den beslenmeyen tüm basın, yazar çizer takımı Lütfü savaş gitsin diye yazılar yazdılar.
Tüm bunlara rağmen yaptığı şantajlarla adaylığı kapmayı başardı. Bununla yetinmedi TİP adayı Gökhan Zan hakkında kurulan kirli kumpaslarda gözler Savaş’a çevrildi.
Seçmenlere para dağıtıldığı iddiaları havalarda uçuştu. Yapabileceği tüm atraksiyonları yapmasına rağmen sandıkta sonuç değişmedi ve Hatay halkı Mehmet Öntürk dedi.
Sandıktaki sonuca boyun büküp “Halkın kararına saygılıyız” demek yerine kaybettiği başkanlığı itirazlarla başka yerlerde aramaya, halkın zihnini bulandıracak haberler yapmaya devam ediyor.
Sandıklarda 3000’in üzerinde ölü seçmenin oy kullandırmasından bahsediyor.
İnsana demezler mi, bu kadar yüksek oranda yolsuzluk en az 1000 sandıkta yapılabilir. İddia edilen şey hem o sandıklarda itiraz etmeyen CHP dahil diğer partilerin sandık kurulu üyelerine hakaret, hem de görevlerini aksatmamaya odaklanmış sandık başkanlarına hakaret olmaz mı?
Tutanakların altına ıslak imzalarını atan bu insanlara hakaret olmaz mı?
Bu arada yirmi bin oy farkıyla alan Antakya Belediye Başkanlığına seçilen İbrahim Naci Yapar’ı da tebrik ediyorum. Tabii ki Büyükşehir Başkanı olan Mehmet Öntürk’ü de…
Şu anda Hatay ve Antakya halkı sizlerden çok şey beklemektedir. Beklenti çıtası bir hayli yüksektir. Zor bir görev üstlendiniz ve depremin en şiddetli vurduğu Hatay’da hizmete talip oldunuz. Sizin durup dinlenmeye, tebrikleri kabul etmeye ne zamanınınız olmalı ne de böyle bir lüksünüz…
Herkes bu belediyelerin bütçesinin ne durumda olduğunu elbette ki biliyor. HBB’nin 7 milyar TL borca batırıldığının farkında. Yapacağınız en önemli konu bakanlıkların Hatay için hazırladığı alt yapı ve üst yapı projelerine derhal sahip çıkmak, Belediye imkanlarını bu projeler için seferber etmek ve halkla ilişiği kesmemektir.
Hatay Ak Parti teşkilatı da Mustafa Erdoğan başkanlığında ehil insanlar elindedir. Bu teşkilat halkla belediyeler arasında köprüler oluşturmalı, halkın sesini hem belediyeler hem de hükümet nezdinde duyurmalı ve takibini yapmalıdır.
Çalışkanlığı ve üretkenliğiyle göz dolduran Kudret Özbakış’a da ayrı bir sayfa açmak isterim ancak bu yazının sınırlarını bir hayli aşar.
Halkın ayrıca Kudret Özbakış’tan beklentileri bir hayli fazladır.
Onu da buradan duyurmuş olayım.
16.04.2024
























































Yorum Yazın