DARBE SEVİCİLER!
Değerli Okuyucularım, çoğu yazımda ifade ettiğim gibi, muhalefetin de yerli ve milli olmasını arzu edenlerden birisiyim.
Son günlerde milletin iradesini hazmedemeyen bir takım kimseler, mihraklar, hatta bu kimseler dediğimiz geçmişte, şu anki ana muhalefetin bakanlığını, milletvekilliğini yapmış birileri, temel hak ve özgürlükler noktasında milletin iradesine kılık kıyafetine, görüşüne, vicdanına hakaret eden skandal ifadeler ile gündemde..
Halbuki Türkiye'miz her 10 yılda bir yapılan darbe girişimlerinden, ihtilallerden, 28 Şubat gibi milletin iradesine, temel hak ve özgürlüklerine sekte vurulmuş o postmodern darbe bakış açısını çok gerilerde bırakmıştır. Emin adımlarla hedeflerine yürümekte olduğunu görürken, birileri milletin iradesine hakaretler ve küstahça addebileceğimiz tehditler yapmaya başlamışlardır..
Ki şu anki ana muhalefetin eski bakan ve milletvekillerinden #F. Sağlar, bir televizyon programında "Türbanlı hakim karşısına gittiğimde, adaleti savunacağı konusunda kuşkum var." ifadesini, cümlesini kurabiliyor. Bazıları militanca ve ideolojik takılıyor bununla mücadele edilmeli. " diyerek bana kalırsa skandal bir ifadeye imza atmıştır. Tabii devletin yargısı adaleti bu konuda harekete geçmiştir. Zira bu tarz ifadeler, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu içerdiği kanaatindeyim.
Ben bir müslüman olarak, bu memleketin evladı olarak, hiç kimsenin kılık kıyafetinden inancından dolayı tahkir edilmemesi, aşağılanmaması, ötekileştirilmemesi bakışa açısına sahip birisiyim.
Yine bu esnada, sıradışı söylemleri ile skandal sözleri ile zaman zaman gündem olan başka bir gazeteci var "Can Ataklı" O da sosyal medya hesabından bir videosunda, mevcut Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın görevi bırakması için "Büyük afetlerin yaşanması gerektiğini savunuyor ve devamında günün şartlarında darbe yapabilecek kabiliyetin olmadığını, gidebilmesi için de çok büyük bir halk öfkesinin" olması gerektiğini ifade ediyor çok üzüldüm. Birlik ve beraberliğe en çok muhtaç Olduğumuz bu süreçte bu tarz ifadeler, birleştirici değil, her daim ayrıştırıcıdır ötekileştiricidir.
Yine mevcut Cumhurbaşkanımızı hedef alan darbe iması yapan Genelkurmay Başkanı #İlker Başbuğ... Ne demiş? Milletin iradesini yok sayarak: "27 Mayıs 1960 darbesini yapanları aklamaya çalışarak, darbeciler tarafından katledilen Başbakan Adnan Menderes'i hatırlatarak
" Menderes, Erken seçim tarihini açıklamış olsaydı, 27 Mayıs önlenebilirdi." ifadesini kullanabiliyor.
Vallahi neresini düzelteceğimizi artık bilemez olduk. Bunları Keşke hiç duymamış olsaydık. Keşke Her geçen gün Demokraside, özgürlüklerde ilerleme kaydedebilseydik.. Ama görüyoruz ki birileri hala halka nasıl pranga vururuz, halka nasıl zulüm ederiz anlayışı içinde...
Yine son günlerde hepimizin şahit olduğu Cumhurbaşkanı kararnamesi ile Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanan Prof Dr. Melih Bulu hocaya karşı eylem yapan öğrencilere! destek veren bir Ana muhalefet görüyoruz.. Hattaki en Üst perdeden İstanbul İl Başkanlığı seviyesinde, yanında Anamuhalefet vekillerinin bir kısmının yer aldığı ve desteklediği.. Açıklamasında da; "Boğaziçi Üniversitesi ve destek veren diğer üniversite öğrencilerine bir vatandaş olarak teşekkür ediyorum. Örgütlü dayanışma ile üniversitelere intihal ya da Kayyum ile değil, zeka ile girilebileceğini bir kez daha gösterdikleri için" ifadelerini kullanabilmiştir. Ne diyeceğimizi şaşırıyoruz.. Halkın sağ duyusu, vicdani gereken cevabı vermiştir..
Tabii yapılan tahkikatta, çoğunun öğrenci olmadığı ve bunların öğrenci mi militan mı olduğunu dahi belli olmadığı kişiler olduğunu, polis tekmelediklerini görüyoruz.." Katil polis, üniversiteden defol" sloganları atacak kadar densiz ve kendi polisine, devletine düşman, yabancı tiplemeler...
Hele hele o "...... Kalkın ayağa kalkın, biz şehirden siz köyden" sözleriyle ayaklanma çağrıları!.
Devlet elbette hukuki girişimlerde bulunacaktır ve bulunduda..
Benim üzüldüğüm, aynı gemide olmamız gerektiğini, ülkesinin geleceğini düşünmesi gerekenlerin halen "Halka rağmen" değerlendirmeleri, halkı, halkın iradesini hazmedememeleri, iradenin yansıdığı sandığı küçümsemeleri, iktidarı milletten değilde farklı güçlere dayanarak almaya çalışmak istemeleri, bu memleketin, vatanın evladı olarak üzmüştür.
Bizler bu toprakları ecdâdımızın Şüheda Kanlarıyla, Maddi manevi fedakarlıklarıyla aldık ve üzerinde yaşıyoruz. Ecdadımıza minnet borçluyuz..
Bu millet, bu vatan, bir kaç kendini bilmezin hezeyanları ile, tehditleri ile yıkılmaz ve asla sendelemez..
Bunu yakın zamanda 15 Temmuz'da gördük, geçmişte gördük ve bundan sonra da geçmişimizden dersler alarak ve dahada kenetlenerek, milli birlik ve beraberliğimizi koruyarak, milli mücadeleyi devam ettireceğiz.
Bu #VATAN ASLA SAHİPSİZ DEĞİLDİR BİLİNE. .
#Darbeseverlerin ve destekçilerinin bu aziz millette karşılığı yoktur ve bundan sonrada olmayacaktır..
Selam ve dua ile
#PolisiminYanımdayım
??
#HalkınİradesineSaygı ??
Cengiz YILDIZ
Yorum Yazın