KUR’ANA GÖRE İYİ İNSAN KİMDİR?
Hangi insana sorsanız, kendisinin iyi insan olduğunu söyler.
Eğer çokça namaz kılıyorsa, birkaç defa da Umreye ve Hacca gitmişse, kendisini daha dindar daha faziletli görür ve bununla övünür. Halbuki Yüce Allah iyi insanı Kur’anda şöyle tanımlıyor: “ Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne (kıbleye) çevirmeniz sizi iyi kılmaz.
Lâkin, Allah'a, Ahiret Gününe, Meleklere, Kitab'a ve peygamberlere imân etmek ve sevdiği maldan muhtaç olan akrabalarına, yetimlere, fakirlere, yolda kalmışlara , ihtiyaç içinde olanlara, esaret altında olanlara infak etmek, Namazı doğru kılmak ve zekâtı vermek, Verdiği sözleri yerine getirmek, zorlukta ve darlıkta ve şiddetli savaş halinde sabretmek insanı iyi kılar.
İşte gerçek doğru yolda olanlar ve takvâ sahibi olanlar bunlardır.” (Bakara-177). Demek ki, Kur’ana göre iyi insan; Allaha ve Ahiret gününe, Meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden, tasdik eden ve bunun şuurunda olan, kazandığı veya sahip olduğu helâl kazançtan ve mallarından akrabalarından ihtiyacı olanlara, yetimlere, miskinlere, çalışamaz durumda olan âcizlere, aç ve açıkta olanlara, muhtaç durumda olan yolculara, ihtiyaç içinde olanlara, maddi ve manevi yönden esaret altında olanlara ve gücü yettiği herkese infak edendir. Kazanımlarını çevresiyle paylaşan ve bölüşen insandır. İyi insan; iman ve infak etmenin yanında Allah’ın farz kıldığı namazları riyasız ve gösterişsiz bir şekilde dosdoğru kılan insandır. O öyle namazdır ki, gösteriş ve riyadan uzaktır. Kıldığı namaz; şeklî hareketlerden ibaret değildir.
O öyle bir namazdır ki, insanın tüm azalarına ilahi bir feyz olarak nüfuz eder ve tüm azaları onunla güzelleşir ve feyizlenir. Onun namaz kıldığı; söz ve davranışlarının güzelliğinden ve işinin doğruluğundan ve tevazusundan anlaşılır. İyi insan; kazancının zekatını Allah rızası için severek veren insandır. İyi insan; cömert ve yardımsever insandır. İyi insan; Yüce Allah yukardaki ayette ve Kur’anda: “O mü’minler ki, emanete riayet ederler ve sözlerinde dururlar.” (Müminun-8) buyurduğu gibi verdiği sözde duran ve sözünü yerine getiren, emanetleri koruyan insandır. Yani güvenilir ve doğru insandır.
İyi insan; Yüce Allah’ın yukardaki ayette ve Kuranda: “Onlar öyle kimselerdir ki, Allah’ın adı anıldığı zaman kalpleri titrer; başlarına gelene sabrederler.
Onlar namazı dosdoğru kılar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden infak ederler.” (Hac-35) buyurduğu gibi Allah’ın adı anıldığı zaman taşıdığı sorumluluğu yerine getirip getirmediği endişesiyle kalbi titreyen, hayâ sahibi insandır. Zorlukta ve darlıkta, hastalıkta ve sıkıntılarda isyankar olmadan, sızlanmadan, kahırlanmadan Allah’a sığınıp sabredebilen insandır. Namazını dosdoğru kılan ve Allahın kendisine rızık olarak ihsan ettiği şeylerden infak eden insandır.
İyi insan, ibadetlerine ve dualarına riya ve şirk karıştırmayan, başkalarını aracı kılmadan, yalnızca Allah rızası için ibadet eden, duasıyla ve ameliyle yalnızca O’ndan yardım isteyen, ve Kur’an ifadesiyle: “ Biz yalnızca Sana ibadet eder ve yalnızca Sen’den yardım dileriz..” (Fatiha-4) diyebilen insandır. İyi insan: Yüce Rabbimizin: “Sen Allah'a tevekkül et; vekil olarak Allah sana yeter.” (Ahzab-3) emri ilahisine inanan, Allah’a güveni ve tevekkülü tam olan insandır.
İyi insan; Yüce Allah’ın "Kibirlenerek insanlardan yüz çevirme, yeryüzünde böbürlenerek yürüme, şüphesiz Allah kendini beğenen, övünüp böbürlenenleri sevmez.” (Lokman-18) emri ilahisini dinleyerek büyüklenmeyen, kibirlenmeyen, insanlardan yüz çevirmeyen, insanlara zulmetmeyen, hakaret etmeyen, mütevazi ve hoşgörülü insandır. İyi insan; Yüce Allah Kur’anda: “Şüphesiz ki, Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık yapmayı ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt verir.” (Nahl-90) buyurduğu öğüde uyan, adalet ve iyilik sahibi olan, fenalıktan, kötülükten, azgınlıktan ve hayasızlıktan uzak duran insandır.
İyi insan: Yüce Allah’ın; “İçinizde, hayra çağıran, iyi olan şeyleri öğütleyen ve kötülükleri nehyeden bir topluluk bulunsun. İşte bunlar, kurtuluşa erenlerdir.” (Âl-i İmran 104) emrine uyarak ailesine, çocuklarına, mümin kardeşlerine, dostlarına, arkadaşlarına ve çevresine daima iyi ve güzel olan şeyleri tavsiye eden, öğütleyen ve onları kötülüklerden alıkoyan, sakındıran insandır. Yani sorumlu ve duyarlı insandır. Bu bağlamda, yukardaki vasıflara haizseniz, biliniz ki, Siz Kur’ana göre ve dolayısıyla Rabbimize göre iyi insan ve iyi müminsiniz. Böyle olursanız biliniz ki; Allah’ın rızası, rahmeti, mağfireti, ihsanı ve mükafatı sizin üzerinize olacaktır..
İmanınız kavi, ibadetiniz temiz ve makbul, ameliniz sâlih, ömrünüz feyizli ve bereketli olsun!...
(muallimosman)
Yorum Yazın