Bu Film Bitmez!
Hülya İskifoğlu
Kadir Şeker... Tıp Fakültesi için sınava hazırlandığı söylenilen, gençliğinin baharında, 20 yaşında bir genç delikanlı... Talihsiz bir olaya denk geliyor... Son zamanlarda artan kadın cinayeti haberlerinin etkisinde kalmış olmalı ki, sevgilisi tarafından darp edilen bir kadını korumaya çalışırken yaşanan arbedede canını da koruma havli ile on dokuz sabıkası bulunan adamın ölümüne sebep oluyor. Müebbetten 18 yıla, haksız tahrik indiriminin en üst seviyeden uygulanması istemiyle 12 yıl, 6 ay hapis cezasına karar veriliyor... Oysa Kadir, ne adamın ve kadının geçmiş hayatından ve yaşantısından haberdar, ne de o parka adam öldürmek için gidiyor...
Tehdit altında olduğu aşikâr olan kadının mahkemede ifade değiştirmiş olması ise, kadının mevcut durumunun kilit noktasını gözler önüne sererken, değişen veya değiştirtilen ifade ile 'dürüstlük' kavramını perdeleyerek Kadir'in ceza almasına neden olduğu gibi, bu kavramın öz değerlerimizdeki niteliğinin mahkemece dikkate alınmamış olması, hukuksal düzlemde hakkaniyetsizliğin de sorgulanması gerektiğini gösteriyor. Bir takım gerekçelere dayandırılarak acımasızca alınan bu karar, "herkes kendi başının çaresine baksın", "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığını pekiştiriyor... Sonuç olarak da kişilerin kendi canını korumak üzere tıpkı bu gencin yaptığı gibi üzerinde sustalı taşıması durumu ortaya çıkıyor. Sistem bu mesajı verirken, 'insanlığı' ve 'vicdan' duygusunu tam olarak yok edemediğini hesaba katamıyor... Ataerkil zihniyetin sinmiş olduğu adaletin bu hesapsızlığı, olayın sosyopsikolojik boyutunu ve asıl üzerinde durulması gereken, 'değiştirilen ifadeyi' göz ardı ederek, vicdani bir değerlendirmeyi reva görmüyor... Hal böyle olunca bazı sorular takılıveriyor aklıma... Kadir karşılaşmış olduğu bu olaya insani duyguları kabarmasaydı ve hiç müdahale etme refleksi göstermeseydi, insanlığın mı, adaletin mi üzerine toprak atılacaktı? Yahut Kadir'in güçlü bir tanıdığı olsaydı, alınan karar daha adil ve vicdani olur muydu? Yoksa şu ya da bu sebeplerden dolayı hunharca cinayet işleyenler, "karımı çok seviyordum o yüzden öldürdüm" deyip sevgi indirimi alanlar, ya da mahkemeye saygısını gösterip "takım elbise giymiş" indirimi ile 3-5 yıl hatta bir yıl hapis yatıp çıkıp, tekrar tekrar cinayet işleyenlere rağmen, "Ama ortada bir ceset var" diyen sayın Adalet Bakanı, dövülen kadın ölseydi, kadını da cesetten sayacak mıydı?
Ya da ataerkil yasalara göre, kadın öldürmek 'mübah', erkek öldürmek 'suç' mu? sorusuna verilecek cevap yine 'er' ce olur muydu? sorusu beynimi iğne iğne didikliyor... Yahut bu kez kadın ölmediği için, Kadir'e verilen ceza kadın kimliğine verilen bir ceza mıydı?
Sözün özü; 19 sabıkası olan bir adam, bir kadın cinayeti daha işlenemeden öldüğü için, daha önce hiçbir suç işlememiş genç bir delikanlının hayatından 12 yıl çalınıyor... Oysa bu delikanlı, hakkında alınan karardan sonra bile, avukatına verdiği ifadede, ayırım gözetmeksizin "kadın olsun, erkek olsun, yapılan bir haksızlık karşısında seyirci kalamam" diyor... Gerçekten çok düşündürücü ve üzerinde durulması gereken bir cevap... Sosyopsikolojik etkenleri kaale alarak, gençliğin verdiği coşku ve psikoloji ile “haksızlığa seyirci kalamam” diyen bu delikanlı, hayatının tam 12 yıl 6 ayının karartılmasına nasıl tahammül edecek?
Daha önce hiçbir suç işlememiş, hiç bir sabıkası bulunmayan bu genci, topluma kazandırmak yeni bir suçlu oluşturmaktan daha iyi değil midir?
Medyanın her gün kesintisiz haber ve dizilerde yayımladığı cinayet, şiddet, kahramanlık güdümlemelerinin toplum ve özellikle gençler üzerindeki sübliminal etkileri, Kadir'e verilen cezanın en az %80'nini hakketmiyor mu?... Son olarak yazımı bitirmeden; (böyle deli sorularda nereden gelir aklıma)... Kadir öldürülseydi, 19 sabıkası olan vatandaşa aynı ceza verilecek miydi?
Hani "adaletin kestiği parmak acımaz" sözü var ya! Son zamanlarda sıkça duymaya başladığımız şu tutuksuz salıverilen gerçek suçlulardan sonra, acıyor, acıtıyor yürekleri... En azından sosyopsikolojik, sübliminal etkenler göz önünde bulundurulmalı ve cezası indirilmeli diye düşünmekteyim. Aksi takdirde bu film bitmez...
Yorum Yazın