ENKAZDAN İNŞAYA UZANAN BİR LİDERLİK HİKÂYESİ
AK Parti Antakya İlçe Başkanı Mustafa Boyacıoğlu, kriz anlarında sorumluluk almaktan çekinmeyen, sahada olmayı tercih eden ve liderliğini en zor zamanlarda gösteren isimlerden biri olarak Hatay’ın yakın tarihine güçlü bir iz bıraktı.
Özellikle 6 Şubat depremleriyle birlikte şehrin yaşadığı büyük yıkım sürecinde sergilediği duruş, onu sadece bir ilçe başkanı değil, aynı zamanda toplumsal bir dayanışma figürü haline getirdi.
6 Şubat depremleri Hatay’ın sadece binalarını değil, hafızasını, alışkanlıklarını ve siyasal dengelerini de derinden sarsdı. Şehir enkaza dönerken, insanlar yalnızca barınacak yer değil; güvenecek bir ses, dayanacak bir omuz aradı. Böyle dönemler, makamların değil duruşların konuşulduğu dönemlerdir. İşte tam da bu noktada Mustafa Boyacıoğlu’nun ortaya koyduğu performans, klasik bir ilçe başkanlığı sınırlarının çok ötesine geçerek Hatay siyasetinde dikkatle not edilmesi gereken bir örnek oluşturdu.
Depremin ilk saatlerinden itibaren sahada olan, kriz anlarında görünür olmayı değil sorumluluk almayı tercih eden bir yönetim anlayışı sergiledi Boyacıoğlu. Enkaz başında, yardım koordinasyonunda, vatandaşın en çaresiz anında “ulaşılabilir bir siyasetçi” profili çizdi. Bu tutum, sadece o günlerin acil ihtiyacına cevap vermekle kalmadı; teşkilat ile vatandaş arasında yeniden bir güven köprüsü kurdu.
Zor olan, felaket anında sahada olmak değildir; asıl zor olan, enkaz kaldırıldıktan sonra umudu diri tutmaktır. Kentin yeniden inşa sürecine girildiği bu uzun ve sabır isteyen dönemde Boyacıoğlu’nun en dikkat çeken yönü, teşkilatı dağılmaktan kurtaran toparlayıcı ve birleştirici bir rol üstlendi.
Farklı görüşleri aynı masa etrafında topladı, iç rekabeti iç çatışmaya dönüştürmedi, parti içi disiplini sahaya yansıttı.
Bu yaklaşımın siyasal karşılığı da gecikmedi. AK Parti’nin Hatay’da yeniden 1. parti konumuna yükseldiği görüldü; bu tablo sadece genel siyaset rüzgârlarıyla açıklanmadı. Bu başarıda, yerel düzeyde kurulan güçlü teşkilat yapısının, sahada birebir temasın ve seçmenin nabzını doğru okuyan bir ilçe yönetiminin payı büyüktü. Boyacıoğlu’nun, merkez ilçede seçmenle kurduğu doğrudan ve samimi ilişki, sandığa net bir şekilde yansıdı.
Merkez ilçede kronikleşmiş sorunların çözümünde oynadığı öncü rol ise ayrıca altı çizilmesi gereken bir başlık oldu. Altyapıdan barınmaya, esnaf taleplerinden sosyal yaralara kadar birçok konuda kamu kurumlarıyla vatandaş arasında etkin bir köprü görevi üstlendi. Sorunu sadece dile getiren değil, çözümün takipçisi olan bir siyaset tarzını benimsedi. Bu yaklaşım, Antakya’da uzun süredir hissedilen “sorunlar konuşuluyor ama sonuç alınmıyor” algısını kırdı.
Bugün geriye dönüp bakıldığında, Mustafa Boyacıoğlu’nun ilçe başkanlığı dönemi olağan bir siyasi süreçten çok, olağanüstü şartlar altında verilen ağır bir sınav olarak görüldü. Enkazdan yeniden inşaya, dağınıklıktan toparlanmaya, umutsuzluktan siyasi başarıya uzanan bu süreçte sergilenen duruş; Hatay siyasetinde kalıcı bir iz bıraktı.
Bazı isimler makamları doldurdu, bazıları ise dönemleri tanımladı. Mustafa Boyacıoğlu’nun Hatay’daki siyasi yolculuğu, ikinci gruba girdiğini açıkça gösterdi.
Bize düşen ise bu şehir için canını dişine takan, bu şehir için uykusuz çalışan, bu şehir için ailesinden ve işinden fedakârlık eden her yiğidin yanında durmak ve destek olmaktır.
Var olsun yiğit başkan Mustafa Boyacıoğlu.
Kalın SAĞ’lıcakla...!!
Yorum Yazın