GENÇLERE
Sevgili gençler, kendini genç hissedenler ve gençlik köprüsünden yıllar önce koşar adım geçen dostlar merhaba. En büyük projemiz olan hayatımız, bizim seçmediğiniz bir yerde, yine bizim seçmediğimiz bir ailede başlar. Her başlangıcın ayrı bir sevinç yada hüzün hikayesi vardır. Bu başlangıçlar genellikle heyecan ve sevinci birlikte yaşatsa da nadir olarak hüzünlerde barındırır içinde. Biz hüzünlere değil heyecan ve sevince odaklanıyor; hayatımızın sevinçlerle dolu, umut yüklü heyecanlarla sürmesini diliyoruz.
Hayatın değişmez kuralı; bütün aileler çocukları için kendi bildikleri doğruları kendi yöntemleriyle öğretmeye çalışırlar. İlk yıllarda her şey çok güzeldir, işler iyi gider. Yıllar geçtikçe siz büyüyüp serpildikçe işler değişir. Daha dün çok beğendiğiniz anne babanız bir anda size yabancılaşır, sizinle farklı dili konuşurlar, sizi anlamazlar. Belki de ihtiyaçlarınızı karşılayamaz olurlar. Hayatınız çekilemez olur, bıkarsınız, yıkılırsınız, kafanızdan binbir çılgınlık geçer. Baş kaldırırsınız zaman zaman, öfkeniz tavan yapar. Neden sizi anlamıyorlar ki, neden sizi dinlemiyorlar ki... Sabredin lütfen, onlar sizi anlamadı ancak siz onları çok iyi anlayacaksınız. Ne zaman mı? Anne Baba olduğunuzda anlayacaksınız, hem de burnunuzun direği yıkılırcasına acı çekerek, sızlayarak anlayacaksınız.
Hayat bir kişilik değildir, hayat insanın sevdiklerine karşı yaptığı fedakârlıklarla anlam bulur. Vicdanınızı rahatlatmak için bulduğunuz bahaneler siz mutlu ve başarılı etmez.. Mutlu olmadan başarılı olunmadığı gibi başarısız mutluluk olmaz. Başarı ile mutluluk iki samimi yol arkadaşıdır hayat boyu.. Birbirlerinden ayrılmayan iki yol arkadaşı, gece ve gündüz gibi. Ancak bunlardan daha önemlisi daha doğrusu bunları yaşatan ve var eden en büyük kuvvet; duyguların en kutsalı en güçlüsü sevgi... Sevgi olmadan hayatın kendisi olamaz. Hayatı var eden sevgiye örnek mi? İşte size örnek; her tür bakıma, korunmaya muhtaç adeta bir et parçası olarak doğduğumuzda bizi sarıp sarmalayan ailemizin sevgisi.
Hayattaki en büyük güç kaynağımız olan sevgi pınarını kurutmadan yaşamak hepimizin birinci önceliği olmalıdır. Küsmek, darılmak, kırılmak, uzaklaşmak için bahaneler aramak yerine sevmek ve sevildiğimizi hissetmek için fırsatlar aramalıyız. Çocuklar her zaman Anne Babalarının küçük çocuğudur, siz büyüseniz de, çocuklarınız da olsa, onlar sizi hep çocuk görecektir. Kendi yapamadıklarını sizden bekleyecekler, sizi kendi eserleri sayacaklar. Sizin bir birey olduğunuzu unutacaklar çoğu zaman. Lütfen buna alınmayın. Bir bilseniz ne kadar kocaman seviliyorsunuz. Bütün bunlar size saygısızlık asla değil, kabul etmeyiş hiç değil. Bütün bunlar, anne baba olmanın getirdiği sorumluluk olduğunu yıllar sonra anlayacaksınız sevgili canlar..... Olmaz ya hadi oldu diyelim eğer dargınsanız, kırgınsanız onlardan birine hadi bu yazı bir işe yarasın; karşılıksız sevmenin ve sevilmenin büyüsünü ailenizde yeniden yaşayın. Selam sevgi ve saygılarımla her şey gönlünüzce olsun. Eyvallah….
Hidayet ŞİŞKİN






















































