HİÇLİĞİM SENİNLE HEP
Beni de al git buralardan ne dersin?
Rüzgarın, sıcaktan donduğu mevsimlerden al
Soğuktan, yüzlerin yandığı mevsimlere götür
Yeniden bir kez daha al güneşin kızıl oklarından
Yağmurun mızrak gibi yağışının altına bırak
Dökülelim bir oluktan denizlere birlikte
Dağılalım her birimiz ayrı ayrı
Hangi ummanın neresiyse bulunduğun yer
O döküldüğün yer berrak suların olsun
Benim Döküldüğüm de katran
Bularken katranına aklıma gelmez telafi
Bana aşkın denizinden bir kum tanesi kafi
Bırakma buralarda beni ne dersin?
Hiçliğim seninle hep
Hepliğim de sensiz hiç
Ne bana içir yokluğunun zakkumunu yokluğunda
Ne kendin bensizken ben olmadan iç
İster zindandan olsun aşk
Aşk şatosundan ister
Bana aşkının bininden bir hane yeter
Gel sen de gitme ne dersin?
Kal kalabildiğin kadar kal
Gözlerini boyarım renk renk
Saçlarını da
Ellerine kınalar yakarım
Bazen üzüm sürgünü gibi ağlarız sessiz sessiz
Erik ağacının sakızını sürer ağıtlarımızı gizleriz
Kal bende benimle kal bak;
Her şey eşit olacak
On acı bana, bir acı sana
bir şeker bana, on şeker sana
Ne ilk teklifim bu ne de son sana
Gel gitme, gitme gel
Hiç bana, hep sana
Hiçliğim seninle hep
Hepliğim de sensiz hiç
Ne bana içir yokluğunun zakkumunu yokluğunda
Ne kendin bensizken ben olmadan iç.
(Kara Çocuk ve Beyaz Kıza İthafen)
//mhd
Yorum Yazın