Reklamı Geç
Haas Taş Sanatları
culha gold
Tulpar
Hatay
BIST10.972
DOLAR42.076
EURO48.6246
ALTIN5430.6
BTC/USD107592.57
Muammer Gezer

Muammer Gezer

Mail: [email protected]

Yeni Bir Hicret Gerek

 

Yeni Bir Hicret Gerek

 

Bugün 01. Muharrem. 1447. Hicri yeni yılın ilk günü. Yeni bir başlangıcın ilk adımı. Önce ki yılın muhasebesinin yapıldığı, gelecek için hedeflerinin konduğu bir gün. Mekke’den Medine’ye, gönüllerden gölüne bir miladın anması bugün.

Hz. Peygamber (sav), Mekke'den Medine'ye yalnızca zulümden kaçmak için değil; inancını, ahlakını ve hayat anlayışını yaşatmak için hicret etti. O'nun hicreti; bir toplum inşa etmek, bir medeniyet kurmak ve kalpleri arındırmak içindi. Medine’de kurduğu nizam, bireyin nefsinden başlayarak topluma yayılan bir dönüşümün adıdır. Hicret, yalanı bırakmak, kibri terk etmek, zulmü dışlamak ve Allah’a daha yakın olmak için atılmış bir adımdı. Ancak bugün bizler bu hicret ruhunu kaybettik. Yalana alıştık, kibri yücelttik, zulme sessiz kaldık. Mazlumlar ağlarken kulağımızı tıkadık, israfla övündük, merhameti zayıflık sandık. Hz. Peygamber’in “Müslüman, elinden ve dilinden insanların emin olduğu kişidir” sözü, kitap sayfalarında kaldı. Oysa Medine, bu sözle kurulmuştu. Bugünün Müslüman toplumları ise güveni değil, şüphenin hâkim olduğu şehirlerde yaşıyor. ‘’komşu komşuyu mirasçı kılacak zannettim’’ düsturu yerini kıskançlık, gıybet, çekememezliğe bıraktı. Kurduğumuz şehirlerde ki yüksek binalarda kapı komşumuzun ismini bile bilmez olduk. Komşuluğu tarihsel bir mitolojik kavram haline getirdik…

Bireysel olarak da içten içe bir çözülüşün içindeyiz. Hz. Peygamber’in bize öğrettiği tevazu, sadelik, hakkaniyet, kardeşlik gibi değerler; tüketim kültürü, bireycilik ve çıkarcılıkla yer değiştiriyor. Kalbimizi arındırmamız gereken bir zamanda gönüllerimiz dünyalıklarla dolu. Hâlbuki gerçek hicret, günahları bırakıp Allah’a yönelmektir. O'na yakın olmak için neyi terk ettik son bir yılda? Hangi kötü huydan uzaklaştık? Hangi hayrı başlattık? Soruları herkes kendine uyarlayarak artırabilir. İşin vahim kısmı ise bize yol gösteren Kitaptan işimize geleni ya tuttuk ya da hepten üzerini çizdik. Oysa insanı insan yapan değerlerin hepsini rahmet diliyle bize aktarmaktaydı. Bu değerlerle iki cihan saadetine giden yolu göstermekteydi biz dünyayı seçerek hakikati unutmaya çalıştık….

Bugün 1447. Hicretin yeni bir miladı. Yeni bir başlangıç için, yeni bir hicrete ihtiyacımız var. Coğrafi değil, kalbi bir hicret... Mekke’den Medine’ye değil; gafletten hakikate, bencillikten kardeşliğe, israftan sadeliğe, karanlıktan aydınlığa doğru bir hicret... Tıpkı Allah Resul’ünün yaptığı gibi.

Unutmayalım ki takvim değişse de takdir değişmez. Lakin niyet değişir, yön değişir, insan değişir. Gelin bu Muharrem, yalnızca sayfaların değil; kalplerimizin de dönüm noktası olsun. Gelin yeniden O’nun izine düşelim. Çünkü ancak O’nun yolunda yürüyenler, gerçek anlamda hicret edenlerdir.

 

 

Diva Otel

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar
Diva Otel