FİLLER TEPİNİR, ÇİMENLER EZİLİR

FİLLER TEPİNİR, ÇİMENLER EZİLİR

Siz hala yaşadıklarımızın doğal bir yaşam döngüsü içinde olduğunu mu düşünüyorsunuz ?Büyük konuşuyorum; ASLA DEĞİL!

Bundan yıllar önce bana bunları anlatsanız güler geçerdim,ama bu sefer gerçekten durum çok CİDDİ! Size naçizane tavsiyem, bu yazımı kaydedin ve önümüzdeki en fazla otuz sene içerisinde söyleyeceğim şeylerin tek tek gerçekleşeceğini görünce hak vereceksiniz.

​Yakın geçmişten geriye doğru gidelim, ardından karanlık güçlerin gelecek planlarından bahsedelim. Deprem felaketimizin tetiklenmiş deprem olabileceğini söyledikleri vakit güler geçerdim bundan birkaç hafta öncesine kadar, ama artık durumun çok ciddi olduğunu her gecen gün kanıtlıyorlar. Dünyayı yöneten bazı devlet yöneticilerinin ellerinde olmayan, engel olamadıkları ve bazılarının da bilerek engel olmadığı olayların,afetlerin yaşandığı ve yaşanacağı zamana gelmiş bulunuyoruz. Deprem olan bölgelerdeki fay hatlarının sıkıştığını en az ülkemizin bilim adamları kadar iyi biliyor ve takip ediyorlardı. Sadece bir kıvılcım gerekiyordu ve o da onlar için basitti, YAPTILAR! Ardından da timsah gözyaşları ile destek naraları attılar.Şunu diyebilirsiniz; kazançları ne ki bundan? Hemen söyleyeyim, hedefledikleri büyük devleti kurabilmek adına deprem şehirlerini,hatta devletimizi muhtaç hale getirip diz çökertmeleri gerekiyordu. Çünkü (sözde) onlara vadedilmiş toprakların bir kısmı deprem olan bölge idi. Dahası şu, bu depremin devletimize getireceği maddi zarara karşılık kesenin ağzını açabilirlerdi, borç vermeye hazırlardı, zaten zarar tahmin edilenden de büyük oldu. Depremin üçüncü gününe kadar yardımların geç gelmesini çok ciddi anlamda baştan beri eleştirenlerden biriyim,o ayrı mesele; ancak ordumuzun savaş ve saldırı durumuna karşı teyakkuz halinde olmasına sonuna kadar hak veriyorum. Evet askerimiz,polisimiz,yardım kuruluşlarımız ve halkımız el ele verdi, elinden geleni yapmaya çalıştı ama yetmedi çünkü DEPREM çok büyüktü. Gel gelelim sinsi güçlerin elde ettiğine bakalım,depremdeistediklerini elde edemediler. Bununla kalmayacaklar tabiki,durmayacaklar da…Ülkemizdeki gizli bağlantıları vasıtasıyla depremden hemen sonra toprak satın almaya çalıştılar, yeni bir Filistin yaratabilmek ve içten fethetmek adına. Ancak şükür ki bunu da YAPAMADILAR.

​Devam edelim o zaman. Pandemi konusunda alakası olmayan dünyanın gizli güçlerinin sözcüleri kendi işleri ile uzaktan yakından alakası olmamasına rağmen korku pompaladılar, aşı olmayanı ülkelere almadılar, uçağa bindirmediler, çünkü tek bir amaçları vardı; DÜNYANIN NÜFUSUNU AZALTMAK! Hedefleri en fazla bir milyar insanın yaşadığı TEK DÜNYA DEVLETİNE itaat edecek bir toplum oluşturmak. Covid aşılarının ne denli yan etkileri olacağını henüz tam göremedik ama şu aşikarki maalesef kalp krizlerindeki artışı araştırmanızı öneririm. Aşıyı çıkaranlara ödül yağdırdılar, yargılanmalarına da izin vermiyorlar. Neden mi ?KONUŞAN YANAR ÇÜNKÜ!

Şöyle devam edelim, bundan birkaç hafta önce NASA çıktı ve uzaylılar VAR dedi, buraya kadar her şey normal gibiydi. İşin ilginç tarafı ise şu; videoyu izleme şansınız varsa lütfen izleyin çünkü gerçekten öyle bir durum söz konusu ise, neden açıklayan bilim insanlarının gözlerinin içi güler ki? Kötü bir haber değil de sanki müjde verir gibi yayınladılar. Sonrasında birkaç hafta boyunca haberlerde dikkatinizi çekti mi bilmiyorum, televizyonlarda ara ara sahte uzaylı görüntüleri servis edilmeye başlandı. Biz pandemi ve deprem gibi felaket geçiren millet olarak yeter artık dedik hatta bazılarımız bir uzaylılar eksikti demiştir, eminim. Fakat biz bunlara gülerken, onlar hazırlıklarını son hız devam ettiriyorlar. Neyin mi hazırlığı ? Uzaylı istilası veya savaşı… Burdakiamaç ne olabilir ki dediğinizi duyar gibiyim, söyleyeyim ; KENETLENME! Tüm dünya devletleri kenetlenecek ve tek bir düşmana savaş açacak. Eee…? Sonrası mı, TEK DÜNYA DEVLETİ’nin ayak sesleri işte daha ne olacak ki?

BİTMEDİ!

Pandemi konusunda uzamanlaşan Bill’gili abimiz bir sivrisinek fabrikası kurdu ve her hafta milyonlarca genetiği değiştirilmiş sivrisineği doğaya salıp, (sözde) normal sivrisineklerin verdiği zararı en aza indirgemeyi amaçladığını iddia ediyor! Peki şunu sorarlar abim ya; binlerce yıldır beraber yaşadığımız ve kanlarımızla besleyip büyüttüğümüz, yeri gelir öldürdüğümüz sivrisineklerimizle vallahi bizim sıkıntımız yoktu, neden böyle bir şey yaptın be abim ? Cevabı şu; genetiği değiştirilmiş sivrisinek değil bu, bizi zehirlemeye çalışan bir hedefin silahıydı sadece. Yine dikkatinizi çekti mi bilmiyorum, bu sene bir çokinsan sivrisineklerin ısırdığı yerlerin şiştiğini, acı verdiğini hatta birinin sivrisinek ısırığından öldüğünü duyduk, izledik. 

Üçüncü dünya savaşını çıkarmak istiyorlar,sondünya savaşı olacak bu.

Ukrayna gibi bir ülkeye sizce neden bir çok uzak ve alakasız devlet destek veriyor zannediyorsunuz? Yine TEK DÜNYA DEVLETİ! Şu an dünyayı yöneten güçlü ailelerin baş edemediği birkaç güçlü ülkeden biri RUSYA’dır. İtaat etmemesi onların hoşuna gitmemekle beraber ÇİN ve İRAN gibi devletlere yakınlığı da rahatsız etmektedir. Çünkü Çin gelecekteki(tabi durduramazlarsa) dünyanın maddi ve askeri en güçlü devleti olmaya adım adım yaklaşıyor, Rusya da dünyanın en güçlü beş ordusundan birine sahip, bu güçlü ülkeler bir olursa planları İŞLEMEYECEK! Çare Ukrayna’yı gazlayıp, öne atıp,pohpohlayıp Rusya’yı yok ederek başlamak! Bu da zor görünüyor. 

​Burdan sayamayacağım kadar çok şey var planladıkları ama önemli olanların birkaçına dikkatinizi çekmek istedim. Son olarak ‘İklim Değişikliği’ ve ‘Gıda Krizi’ başlığına değinelim. Siz doğanın kendiliğinden mi bu hali aldığını düşünüyorsunuz? Ben bu konuya olan inancımı yitirdim. Şurdan başlayalım, yıllar önce buzullar eriyor, dünya ısınıyor, ormanlarımıza sahip çıkalım, havayı kirleten gazlara çare bulalım, elektrikli araç üretelim ve sıvı yakıtı bitirelim diye diye kulaklarımızı sağır ettiler. Eeee …? Sonrası mı, başladılar bile arkadaşlar,güneşimizi kapatıp, suni yağışlara sebep olup ekolojik dengeyi bozmak istiyorlar. Ormanlarımızın değerini okulda sadece orman haftasında bizimle paylaşılan birkaç bilgi ile büyüdük biz. Ama durum hiç de öyle değil arkadaşlar. Aldığımız nefesin günden güne azaldığını hissedene kadar mı bekleyelim ? ASLA! Ormanlarımıza sahip çıkmalıyız, gelişmiş ülkelerin orman kanunlarında kesilmesi gereken ağaçların iki katı kadar ağaç dikilmesi karşılığında devletler ağaçları kesebilirler. Çünkü ciğerlerimizin ormanlarımız olduğunu biliyorlar! Son olarak Gıda Krizine değinmek istiyorum. Tarımı tek ele düşürmek ve istedikleri gibi yönetmek için Gıda Krizinin yıllar içerisinde baş göstereceğini söylüyorlar. Neden mi ?Sebep basit; dünyayı bir sofra gibi düşünün, sofra aynı ama yıllar önce bu sofradan bir milyar kadar insan beslenirken, şu an sekiz milyardan fazla insana yetmesi….? Zor değil mi? 

​Eğer bunlardan herhangi birini başaramazlarsa son olarak en büyük silahları ‘SU KRİZİ’ olacak. Kulağa basit bir problem gibi gelebilir ama dünyanın en büyük sorunu haline getirmeleri çok da zor olmayacaktır onlar için. Çünkü insan vücudu yemeğin kıtlığına dahi uzun bir süre katlansa da SUYUN KITLIĞI çok ciddi savaşların olabileceğini de işaret eder. 

​Şunu da söylemeden duramayacağım; sıra sıradizilmiş starlink uydularının çok masum olduğunu mu düşünüyorsunuz?  Düşünmeyin ! Ayrıca onların sahibi olan psikopatın da ne denli tehlikeli olabileceğini ve bu uydular sayesinde sahip olduğu gücün büyüklüğünü de zamanla göreceğiz. İzleniyoruz,takip ediliyoruz…

​Buraya kadar okuyan kıymetli okuyucularım bana kötümser diyebilirler, lakin sadece taşları birleştirmenizi önemle rica ediyorum. Çünkü sessiz olduklarına bakmayın, kapalı kapılar ardında yaptıkları planlar ve hazırlıkların etkisini yıllar içinde göreceğiz. 

SAYGILARIMLA,

Murat KONDAKCI