ŞAHLANAN TÜRKİYE NEDEN PAYLAŞILAMIYOR?..
Tabiri caizse “Ağzı olan konuşuyor”. Yani bilen de konuşuyor, bilmeyen de…
Yok efendim “Türkiye krizde imiş, yok efendim batmış, iflas etmiş, ekonomisi kötü imiş, stratejileri yanlış imiş vs vs…”
Yapmayın Allah aşkına! Bugün itibariyle körfez ülkelerinden yüz milyarı aşkın yatırım seçenekleri sunuluyorsa, Türkiye’nin notu durağan halden aktif ve daha üst bir seviyeye yükseltiliyorsa, ABD Dış işleri Başkan adayı “Müttefikimiz olan, Nato ülkesi olarak yıllardır beraber olduğumuz Türkiye ile olan tüm ilişkilerimizi tekraren olgunlaştırıp, masaya oturmamız gerekir” diyebiliyorsa… Bu şahlanan, istikrarlı gidişatı ve gücü durdurulamayan Türkiye ile Allah’ın izni ile kimse baş edemeyecektir.
Türkiye Cumhuriyeti devleti, tüm dünyanın sıkıntılı olduğu bir dönemde, bizzat kendisi ve aziz milleti darbe teşebbüsüne uğramış ise ve bundan başarı ile çıkabilmiş ise bi iznillah kimse önüne geçemeyecektir.
Türkiye olarak döviz artışlarındaki olumsuzluğu giderebilecek yer altı ve yer üstü zenginliğe sahip gücü ve ekonomik derinliği olan bir ülkedir.
Eğer bunlardan baş edemeyeceği izlenimi vermiş olsaydı hiçbir ülke bize yatırım için başvurmazdı. Bizimle ilgilenmezdi. Fakat biz ilgi odağı olmaya devam ediyoruz. Çünkü bu millet, nice badirelerden geçmiş ve o badireleri başarıyla atlatmış ve şerleri hayra dönüştürme becerisini göstermiş aziz bir milletin ta kendisidir.
ABD yeni başkanı Trump’un söylemlerine bakıldığı zaman Türkiye ile ilişkilerini tekrar rayına oturtacağı, zalim Esad’la bu işin yürümeyeceğini, terör örgütlerine geçit verilmeyeceğini anlıyoruz.
Ben her daim söylediğim gibi 15 Temmuz sonrası Türkiye’nin paradigmaları değişmiştir. Yeni Türkiye’de artık “işi ehline, sadakatlisine, hain olmayanına, asıl derdi Vatan, Bayrak, Millet, Devlet olan ve asli unsurların başında olan mukaddesatına sadık evlatlarına” bırakması ve onları tercih etmesi gerekmektedir.
Ortak akılla projeler üretip, uç fikirleri ve keskin söylemlerin bu süreçte dillendirilmemesi gerektiğini düşünenlerdenim.
Yatırım şirketleri uzmanlarının ve şahsen benim de katıldığım döviz piyasalarında ki dalgalanmaların kısa vadede sıkıntı varmış izlenimi verebileceği, fakat yukarıda ifade ettiğim gibi Türkiye’nin S.Arabistan, Körfez ülkelerinden ilişkilerin destek boyutu noktasında olması halinde ki şu an itibariyle böyledir. Geçici olarak TL’de değer kaybının 3-6 ay arasında kademeli bir düşüşle ekonominin olması gereken noktaya ve hatta ötesine geçeceği tahminini ve beklentisini yaşamaktayım.
Ayrıca birleşik terör örgütlerinin ve içerideki işbirlikçi zihniyetlerin ekonomik, kültürel ve siyasi noktalarda, Türkiye’mizi zor duruma düşürmek adına yapacakları hamlelerin aziz Milletimizin sağ duyulu yaklaşımı, anlayışı ve devletin alacağı tedbirlerle atlatılacağı hususunda hiç şüphemin olmadığını bilmenizi isterim. Günleriniz, vakitleriniz hayırlı ve huzurlu olsun inşallah… Saygılarımla,
Cengiz YILDIZ (Mali Müşavir)






















































